12.06.2014 Haberler

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
[h=1]Köşk’te Musul zirvesi[/h]


zirve-k%C3%B6%C5%9Fk.jpg





Irak’ın Musul kentinde Türk Başkonsolosluğu’nun IŞİD militanları tarafından basılması nedeniyle Başbakanlık’ta yapılan olağanüstü toplantının ardından Gül’ün çağrısıyla Köşk’te de bir zirve yapıldı.

Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarının Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’na baskın düzenlemesi Ankara’yı alarma geçirdi.

Başbakanlık’ta konuyla ilgili olağanüstü toplantı gerçekleştirildi. Ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Özel’in de aralarında olduğu bazı isimleri Köşk’e çağırdı.

İlk önce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la konuyu masaya yatırdıYaklaşık iki saat süren zirvenin ardından Başbakanlık’tan yapılan açıklamada, toplantıda Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Erdal Öztürk’ün de yer aldığı bildirildi.

Korgeneral Erdal Öztürk’ün de toplantıya katılması, askeri harekat ihtimalinin de masaya yatıldığı yorumlarına neden oldu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Efkan Ala, “Dışişleri Bakanlığımız açıklama yapacak, onu bekleyin” dedi.

Gelişmelerle ilgili bilgi almak üzere Naci Koru’yu Çankaya Köşkü’ne çağıran Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ardından bir zirve çağırısı daha yaptı.

Saat 19.00′da başlayan toplantıya Erdoğan, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile yaptığı telefon görüşmesi nedeniyle 1 saat geç katıldı.

Çankaya Köşkü’ndeki olan zirveye ayrıca, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan katıldı.

Toplantı 21.45 sıralarında sona erdi. Basına kapalı yapılan toplantı sonrası bir açıklama beklenmiyor.



http://www.theworldline.com/koskte-musul-zirvesi/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
ABD’den Musul açıklaması

Jen-Psaki.jpg






ABD yönetimi, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütü mensuplarının Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’na düzenlediği baskını “en güçlü” şekilde kınadı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, günlük basın toplantısına, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu arasındaki telefon görüşmesinden bahsederek başladı.

İki Bakanın, “Musul’da bozulmakta olan güvenlik durumuna ve ve IŞİD terör örgütü mensuplarının Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’na düzenlediği baskına yönelik ortak kaygılarını” dile getirdiklerini belirten Psaki, saldırıyı en güçlü biçimde kınadıklarını söyledi.

Psaki, konsolosluk çalışanlarının alıkonulmasına yönelik kaygılarını da dile getirerek, “Türkiye’nin kaçırılan diplomatik personelinin bir an önce serbest bırakılması noktasında Türkiye ve uluslarararası toplumun çağrılarına katılıyoruz” dedi.

Başbakan Joe Biden ile telefonda konuştu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Musul’daki gelişmelerle ilgili, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile telefon görüşmesi yaptı.


http://www.theworldline.com/abdden-musul-aciklamasi/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
O vekilden şok açıklama: ”Olayların sorumlusu Başbakan’dır!”

Latif-Mustafa.jpg






Goran Hareketi Irak Parlamentosu Milletvekili Latif Mustafa: “Musul’daki durumun tamamen Başbakan Nuri el-Maliki’nin bir senaryosu olduğunu düşünüyorum. Olağanüstü hal ilan edilmesi için bu gibi gerekçelere ihtiyacı var. Amacı iktidarda kalmayı istemesidir.”

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ndeki (IKBY) Goran Hareketi Irak Parlameteri Latif Mustafa, Musul’daki şiddet olaylarının Başbakan Nuri el-Maliki’nin bir senaryosundan ibaret olduğunu savundu.

Musul’da başlayıp Irak’ın diğer bölgelerine sıçrayan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) şiddetinin, ordu birlikleri tarafından bilinçli olarak engellenmediğini belirten Mustafa AA muhabirine ilginç açıklamalarda bulundu.

Latif, Irak Meclisi’nin yarın olağanüstü bir şekilde ülkenin genel güvenlik durumu ile IŞİD’ın Musul ve Tikrit’e yönelik saldırıları hakkında bir değerlendirme toplantısı yapacağını söyledi.

Aniden gelişen bu şiddet olaylarını çok düşündürücü bulduğunu dile getiren Mustafa şunları söyledi:

“Yarın yapılacak olan toplantının asıl gündem maddesi, Irak’ın şu anda içinde bulunduğu durumun değerlendirmesi olacak. Olağanüstü halin ilan edilip edilmemesi görüşülecek. Şu an Musul’daki durumun tamamen Başbakan Nuri el-Maliki’nin bir senaryosu olduğunu düşünüyorum. Olağanüstü halin ilan edilmesi için bu gibi gerekçelere ihtiyacı var. Bu şiddeti amacı da Maliki’nin yeniden iktidarda kalmak istemesidir.”

Latif, Kürt partilerin, Irak’ın genelinde olağanüstü hal ilan edilmemesi konusunda hemfikir olduklarını sözlerine ekledi.


http://www.theworldline.com/o-vekilden-sok-aciklama-olaylarin-sorumlusu-basbakandir/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
‘IŞİD Türkiye’nin Musul Konsolosluğu’nu ele geçirdi’

musul-konsolosluk.jpg






Musul’u ele geçiren IŞİD Türk Konsolosluğu’na girdi. Militanların konsolos dahil 48 kişiyi kaçırdığı belirtiliyor.

Irak Şam İslam Örgütü(IŞİD) Musul’daki Türk Konsolosluğu’na baskın yaptı. IŞİD militanları, Başkonsolos Öztürk Yılmaz ve konsoloslukta görevli tüm diplomatları kaçırdı. IŞİD’in, 40 Özel Harekat Polisi’nin koruduğu konsolosluk binasına 900′den fazla militan ile baskın yaptığı öğrenildi. Kaçırılan kişi saysının 48 olduğu bilgisi geliyor.

Kaçırılan Başkonsolos, Başbakan’ın danışmanlığını yapmıştı

Dışişleri Bakanlığı’nda kariyer diplomat olan Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz, Musul’a atanmadan önce Ankara’da görev yaptığı sırada

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da danışman kadrosunda yer almıştı.

Devlet sisteminde, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı gibi üst düzey görevlilere Dışişleri Bakanlığı’ndan dış politika konusunda irtibatı sağlamak üzere danışman atanıyor.

Öztürk Yılmaz da, Ankara’da görev yaptığı dönemde Başbakanlık’ta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dış politika danışman kadrosunda yer almıştı.

AB Bakanı olduğu dönemde Egemen Bağış’ın da danışmanlığını üstlenen Yılmaz, Dışişleri’nde Ortadoğu uzmanı diplomatlardan biri olarak tanınıyor. Yılmaz, Ankara’ya gelmeden önce Türkiye’nin Avrupa Birliği temsilciğinde de görev yapmıştı. Öztürk Yılmaz, geçen yıl Dışişleri’nin merkez görevinden, Musul Başkonsolosluğu görevine atanmıştı.

Türkiye’nin Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz’ın konvoyu Eylül 2013 ve Mayıs 2014 bombalı saldırılara uğramıştı.

‘SAĞLIK DURUMLARI İYİ’

Reuters’a bilgi veren bir Başbakanlık kaynağı, “Militanlar konsoloslukta bulunan 48 Türk’ün içinde konsolos, özel harekatçılar var. Bunlardan üçü ise çocuk” dedi.

Aynı kaynak, “Militanlar tarafından götürülen 48 kişinin tamamının sağlık durumlarının iyi olduğu teyit edildi” dedi.

KAÇIRILAN KİŞİ SAYISINDA FARKLI HABERLER GELİYOR

AFP’ye konuşan bir emniyet yetkilisi de IŞİD’in Başkonsolos Öztürk Yılmaz dahil 25 kişiyi kaçırdığını söyledi. İsmi açıklanmayan bir albay, “IŞİD üyeleri Türk Başkonsolos ve korumaları ile yardımcıları dahil 25 kişiyi kaçırdı” dedi.

Bir diğer iddia da Başkonsolos dahil ikisi çocuk, üçü kadın 48 kişinin rehin alındığı şeklinde.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuyla ilgili Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile görüştüğü öğrenildi.

IŞİD’ten flaş açıklama

Musul’da Türk konsolosluğunu basıp Türk diplomatları rehin alan IŞİD’ten flaş bir açıklama geldi.

IŞİD: “Türk diplomatlar elimizde bilinmeyen bir yere götürüyoruz”

BASKINA KADAR NELER YAŞANDI?

Musul’daki Türk Başkonsolosluğu’na yapılan IŞİD baskınının ayrıntıları netleşmeye başladı.

Buna göre IŞİD militanlarının dün gece başkonsolosluğa 200 metre kadar yaklaşması üzerine yetkililer Ankara’yı arayarak gelişmeleri aktardı.

Ankara tehlikenin büyümesi nedeniyle haberdar başkonsolosluğa ‘tahliye işlemlerine başlayın’ talimatı verdi.

Talimat sonrası tahliye hazırlıklarına başlandı. Başkonsolosluktaki belgeler imha edildi, bilgisayarlardaki veriler silindi.

Gece bu hazırlıklar yapılırken ve bugün tahliye beklenirken öğle saatlerinde IŞİD saat 12:30’da başkonsolosluğa girdi.

Baskın sırasında Ankara ile temasa geçen Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz son ana kadar bilgileri aktardı.

Saat 13:00’te ise bağlantı tamamen koptu.

Kesin olmayan bilgilere göre başkonsoloslukta tehin alınanlar, Türk kamyoncuların da tutulduğu IŞİD karargahına götürüldü.

ÜÇ SORU ÜÇ CEVAP

* IŞİD bölgede nasıl palazlandı?

IŞİD, 7-8 yıldır nüfusu 2 milyonu bulan zengin petrol yataklarının üzerinde bulunan Musul kentinin kırsalında meşgulken kimse bunu umursamadı. Örgüt yoksul Sünni kesimlerden militan devşiriyor, esnaftan vergi topluyordu. Musullu akademisyen Ziya Halis’e göre merkezi hükümet ordu ve polisteki mezhebi dengeyi kurmak için Sünnilere 3 bin kadro açtı, ama sadece 50 kişi müracaat etti. Nedeni IŞİD korkusu. Taban bulmakta zorlanmayan IŞİD aileleri orduya katılmamaları yönünde tehdit ediyor.

* Asker niye kaçtı?

Sünni Musul’un güvenliği bu nedenle Şii güvenlik mensuplarına bırakılmıştı. Paralı asker, savaşta üniformalarını çıkartıp kaçtı. Şimdi Maliki halkı silahlandırmaktan bahsediyor ama Musul’dan bir Felluce çıkarmak da hayal. Felluce Amerikan işgaline karşı zorlu bir direniş sergilerken Musul kolayca teslim olmuştu. Musul, Suriye’nin Halep kenti gibi farklı dil ve milletlerin bir arada yaşadığı ılımlı ve uzlaşmacı bir medeniyet havzası. Tabi işgalin ardından palazlanan fanatik militanizm dokuyu fena halde örseledi.

* Neden Musul?

IŞİD’ın aniden kuzeyde Musul’un başkent olduğu Ninova ve Selahaddin vilayetlerine yüklenmesinin nedeni ise ülkenin orta kesiminde emirlik kurmaya çalıştığı Sünni üçgenindeki Anbar vilayetine bağlı Ramadi ve Felluce’de aldığı darbeler olabilir. IŞİD kuzeyde yeni cepheler açarak Felluce ve Ramadi üzerindeki baskıyı azaltmış ve Bağdat’a sarsıcı bir mesaj vermiş oldu. Ayrıca Baduş Cezaevi’ni basarak saldığı bini aşkın militanla da savaşçı açığını giderdi. Daha önce Ebu Gureyp baskınıyla bırakılanlar hem Irak hem Suriye cephesini kızıştıran bir etki yaratmıştı. Son gelişmeler Kürdistan Yönetimi’ne Musul’daki ihtilaflı Kürt bölgelerinde kontrolü sağlama fırsatı sunuyor. Maliki’nin Barzani yönetiminin yardım önerisini reddetmesinin altında da peşmergenin yerleşeceği korkusu yatıyor olmalı.


http://www.theworldline.com/isid-turkiyenin-musul-konsoloslugunu-ele-gecirdi/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Ukrayna’da siviller için güvenlik koridoru oluşturuluyor

Ukrayna2.jpg





Kiev yönetimi ülkenin doğusunda çatışmalar devam ederken bölgeyi terk etmek isteyen siviller için güvenlik koridoru oluşturulmasına karar verdi. Rusya kararı memnuniyetle karşılasa da ‘asıl öncelik ateşkes olmalı’ diyor.

Ukrayna’nın doğusunda Rusya yanlısı militanlar ve Ukrayna ordusu arasındaki çatışmalar devam ederken hükümet, bölgeyi terk etmek isteyen siviller için güvenlik koridoru oluşturulmasına karar verdi.

Ülkenin yeni Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, oluşturulacak koridorlarla hem bölgeye insani yardım götürüleceğini hem de sivillerin tahliye edilebileceğini belirtti.

Son dönemde ülkenin doğusunda yaşanan çatışmalarda onlarca kişi hayatını kaybetmişti.

Şu ana kadar bölgedeki çatışmalar nedeniyle binlerce kişinin de evini terk etmek zorunda kaldığı tahmin ediliyor.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Kiev yönetiminin aldığı güvenlik koridoru kararını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti.

Ancak Lavrov, asıl önemli olanın bölgede acilen ateşkes ilan edilmesi olduğunun da altını çizdi.

Kiev yönetimi, Moskova’nın Rusya yanlısı ayrılıkçı militanları silahlandırdığını iddia ediyor. Moskova ise bu suçlamaları reddediyor.

Doğu’da gerginlik sürüyor

Yeni Cumhurbaşkanı Poroşenko, yemin töreni sırasında ‘Rus militanlara’ ülkeyi güvenle terk edebileceklerini söylemişti.

Cumhurbaşkanlığı ofisinden bugün yapılan açıklamada ise, “Anti terör operasyonlarının yeni kurbanlar yaratmaması için Cumhurbaşkanı ilgili tüm bakanlıkların sivillerin güvenle tahliye edilebilmesi için çalışmasını istedi” denildi.

Ancak Poroşenko, Moskova’nın Doğu Ukrayna’ya yardım götürme teklifini hâlâ kabul etmiş değil.

Kiev, Rusya’nın insani yardım adı altında bölgeye silah ve mühimmat taşıyabileceğini iddia ediyor.

Doğu Ukrayna için güvenlik koridoru kararı alınsa da, bölgedeki çatışmalar Donetsk ve Luhansk’ta yoğunlaşarak devam ediyor.

Mayıs ayında, düzenlenen referandumlarla hem Donetsk hem de Luhansk Ukrayna’dan ayrıldığını ilan etmiş ve Rusya’ya bağlanmak istediğini duyurmuştu.

Referandumlar Kiev yönetimi ve Batılı güçler tarafından ‘demokrasi parodisi’ olarak tanımlanmış ve tanınmamıştı.

Doğalgaz görüşmeleri

Doğu Ukrayna’da yaşananlar, Kiev ve Moskova arasındaki doğalgaz anlaşmalarının üzerinde de belirsizlik yaratmaya devam ediyor.

Taraflar Avrupa Birliği’nin (AB) aracılığıyla Brüksel’de masaya oturarak Ukrayna’nın Rusya’ya olan doğalgaz borcunu görüşmeye başladı.

Ancak Ukrayna Başbakanı Arseny Yatsenyuk, doğalgaz tarifesinde anlaşma sağlanana kadar borçların geri ödenmeyeceğini söyledi.

Yatsenyuk, yaptığı resmi açıklamada, “Rusların kurduğu tuzakları görüyoruz. İndirimli doğalgaz tarifesi Moskova tarafından getirildi ve şimdi yine Moskova bunu kaldırmaya çalışıyor. Doğalgazı siyasi bir silah olarak kullanıyorlar” dedi.

Kiev yönetimi, iki ülke arasındaki doğalgaz anlaşmasının revize edilmesini ve tekrar indirimli tarifeye dönülmesini talep ediyor.

Rusya ise, kontrat detaylarının görüşülmesi için önce Ukrayna’nın borçlarını ödemesi gerektiğini, aksi takdirde doğalgaz akışının durdurulabileceğini ifade ediyor.

Avrupa’ya ulaşan Rus doğalgazı Ukrayna üzerinden taşındığı için, Rusya’nın akışı kesmesi, Avrupa ülkelerinde de doğalgaz sıkıntısı yaşanması anlamına geliyor.



http://www.theworldline.com/ukraynada-siviller-icin-guvenlik-koridoru-olusturuluyor/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Korsan filmin sağlam kalelerinden biri ‘düştü’

Korsan-film.jpg






Torrent üzerinden korsan film indirenlerin en sağlam kalelerinden biri, resmi olarak “düştü!”

Amerikan Sinema Filmleri Derneği (MPAA), Çin’in en büyük Torrent ağını işleten şirketle anlaşmaya vardı. Buna göre dünya çapında 140 milyon Torrent kullanıcısı bulunan ağı kontrol eden Xunlei şirketi, torrent ağında MPAA tarafından telif hakları korunan eserlerin paylaşılmasına izin vermeyecek.

Yeni bir içerik kontrol yazılımı, ağda paylaşılan dosyaların telifli eserler olup olmadığını kontrol edecek. Ayrıca şirket Çin hükumeti ile okullarda telif hakları korunan eserlere karşı bilinç oluşturmak için eğitim programlar düzenlemek üzere çalışma yapacak.

MPAA yöneticileri, Çin’deki büyük potansiyelin, korsan indirmelerden uzaklaşıp ticari kazanç sağlayan bir modele yönelmesi halinde sinema ve müzik endüstrisinin bundan çok olumlu etkileneceğinin altını çiziyorlar.


http://www.theworldline.com/korsan-filmin-saglam-kalelerinden-biri-dustu/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Irak’ta yeni terör dalgası

Irak2.jpg





Musul’un Irak Şam İslam Devleti militanlarının eline geçmesinin ardından yaklaşık 500 bin kişinin kenti terk ettiği belirtiliyor.

IŞİD’in petrol rafinerisiyle bilinen Bayci kentine girdiği de gelen haberler arasında. Radikal İslamcı Irak Şam İslam Devleti’nin düzenlediği terör saldırıları Irak’ı etkisi altına aldı. Geçen hafta sonundan bu yana ülkede 150′den fazla insan hayatını kaybetti. Batıdaki Ramadi kentinde bir üniversiteye baskın düzenlendi ve öğrenciler rehin alındı. Ordunun saatler süren müdahalesinde kan aktı. Doğudaki Diyala Bölgesi’nde ve başkent Bağdat’ta bombalar patladı. Salı günü de Irak’ın ikinci büyük kenti Musul, IŞİD güçlerinin eline geçti. Valilik binasına baskın düzenlenirken, kentteki cezaevlerindeki 2 bin 400 tutuklu ve mahkûm serbest bırakıldı. Kentin yüzde 70′inin IŞİD güçlerinin elinde bulunduğu belirtiliyor.

Musul’da kontrolün kaybedilmesinden sonra Irak Başbakanı Nuri El Maliki şu açıklamayı yaptı: “Parlamentoyu sorumluluklarına uygun bir biçimde davranarak olağanüstü hal ve seferberlik ilan etmeye davet ediyorum. Kapsamlı bir seferberlik ve tüm siyasi, mali ve halk olanaklarını alarma geçirerek terörizmi alt etmeli ve ister Musul olsun isterse de başka bir kent, teröristler tarafından işgal edilen tüm bölgelerde hayatı normale döndürmeliyiz.”

Askerler silah bırakıyor

Musul, IŞİD’in ele geçirdiği ilk kent değil. Felluce de ocak ayı başlarından itibaren radikal İslamcıların elinde. 30 Nisan’daki genel seçimlerde Maliki, Felluce’nin de içinde yer aldığı El Anbar bölgesinin kapsamlı bir askerî operasyonla geri alınacağını vaat etmişti. Ancak hiçbir şey yapılmadı, IŞİD ise operasyon kabiliyetini sürekli artırdı.

Musul, radikal İslamcıların güçlü olduğu merkezlerden biri sayılıyor. Sünni aşiretlerden oluşan Sahva güçleri, ABD’nin çekildiği 2011 yılının sonuna dek bölgede sükûneti sağlamıştı. Ancak şu anda kentte kargaşa hâkim. Başbakan Nuri El Maliki’nin yaptığı açıklamalar da ülkede güvenliğin iflas ettiğini gösteriyor.

Bu, aynı zamanda ABD’nin yeni, tarafsız ve tüm halk gruplarının katılacağı bir Irak ordusu oluşturma projesinin de iflası demek. Askerlerin taburlar halinde silah bıraktığı belirtiliyor.
El Maliki’nin Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile ters düşmesi ve Kerkük petrolü konusunda anlaşmazlık içine girmesi de Kürtlerin Irak ordusuna desteklerini çekmeleriyle sonuçlanmıştı. IŞİD’in Musul’a girmesi sırasında da çoğu Sünni askerin üniformalarını çıkarttığı belirtiliyor.

Maliki ile yardımcısı arasında sorunlar

Maliki ile yardımcısı Salih El Mutlak arasında da sorunlar var. Felluce doğumlu olan Mutlak, Maliki’yi iki buçuk yıl önce “başarısız bir diktatör” olarak nitelemiş ve bunun üzerine geçici süreliğine görevden alınmıştı. Mutlak ve ekibinin tüm lisans ve izinleri iptal edilmiş, hareket alanı kısıtlanmıştı.

Ne var ki 2012 yılının aralık ayında Sünnilerin Felluce’de başlattığı gösteriler durmak bilmeyince Başbakan, aracılık yapması için yardımcısına ihtiyaç duydu. Sünniler siyasete daha fazla katılım, daha fazla söz hakkı, ordu ve polis içerisinde daha fazla yer sahibi olmak istiyor. Başbakan Yardımcısı Salih El Mutlak Anbar’daki müzakerelerin o zaman bir iç savaşı önlediğini belirtiyor. 2014 yılının nisan ayında Ebu Garip’te IŞİD temsilcileriyle görüşmeye gittiğinde ise suikast girişiminden kıl payı kurtulduğunu belirtiyor. Ancak ateşin karşı taraftan değil Irak ordusu askerlerinden açıldığını kaydediyor. Salih El Mutlak şimdi ise bir iç savaşı durdurmanın son derece şüpheli olduğunu sözlerine ekliyor.



©Deutsche Welle Türkçe


http://www.theworldline.com/irakta-yeni-teror-dalgasi/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
İspanya alkol yasaklarını genişletiyor

alkol-yasaklar%C4%B1.jpg






İspanya gençler arasında alkol tüketimini azaltmak için tedbirler içeren yeni bir yasal düzenleme paketi hazırladı. Pakette, çocukları alkol tüketen ailelere ceza kesilmesinden televizyonda alkol reklamlarına sınırlamaya kadar birçok önlem var.

İspanya gençler arasında alkol tüketimini azaltmak için tedbirler içeren yeni bir yasal düzenleme paketi hazırladı.

Pakette, çocukları alkol tüketen ailelere ceza kesilmesinden televizyonda alkol reklamlarına sınırlamaya kadar birçok önlem var.

Yeni yasa teklifinde 16 yaşından küçük çocukların birden fazla kez sarhoş bulunmaları halinde ailelerine 430 dolarlık para cezası kesilmesi öngörülüyor.

18 yaşından küçüklere alkollü içecek satışı yaptığı tespit edilen işletmeler için de cezalar artırılıyor.

Düzenlemeyi ihlâl ettiği tespit edilen işletmelere 860 bin dolara varan cezalar kesilebilecek.

Temel amacının 18 yaşından küçükleri alkolden korumak olduğu belirtilen düzenleme kapsamında, okulların çevresindeki 100 metrelik alanda alkollü içecek reklamı yapmak da yasaklanacak.

Henüz üzerinde uzlaşıya varılmasa da İspanya hükümeti televizyonda alkollü içecek reklamlarının da yasaklanması olasılığı üzerinde durmaya devam ediyor.

Şişelere sağlık uyarısı

Getirilen yeni düzenlemeler arasında sağlık uyarıları da var.

Tasarı kabul edilirse İspanya’da satış yapan alkollü içecek firmaları şişelerin üzerine sigara paketlerindekine benzer uyarı etiketleri yapıştırmak zorunda kalacak.

İspanya’da ailelerinden aldıkları harçlıklarla geçinen gençler, genellikle organize ettikleri ev partilerinde tasarruf yapmak için meşrubatlarla alkollü içecekleri karıştırarak ucuz kokteyller yapıyor.

İspanya hükümeti tarafından yürütülen bir kamuoyu araştırması, yaşları 14 ile 18 arasında değişen gençlerin yüzde 62′sinin yılda en az bir kez bu tür öğrenci partilerine katıldığını gösteriyor.

İngiliz The Times gazetesine konuşan İspanya Sağlık Bakanlığı sözcüsü, Avrupa genelindeki trendleri de takip ettiklerini söyleyerek “Diğer ülkelere de öncülük yapabilecek türden bir yasal düzenleme hazırlamak istedik. Reşit olmayan gençler arasında alkol tüketimi İspanya’da giderek büyüyen bir sorun” dedi.

Alkol bağımlılığının tedavisi üzerine çalışan Capistrano kliniğinden Jose Maria Vazquez Roel ise, ülkede alkollü içeceklerin ucuz olması nedeniyle İspanyolların yaklaşık yüzde 10′unun alkol sorunu olduğunu belirtiyor.


http://www.theworldline.com/ispanya-alkol-yasaklarini-genisletiyor/
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
G. Kore’de ‘feribot faciası’ operasyonu

G.-Korede-feribot-facias%C4%B1-operasyonu.jpg





Güney Kore’de Nisan ayında batan ve çoğu öğrenci yaklaşık 300 kişinin ölümüne neden olan Sewol feribotunun sahibi olduğu düşünülen iş adamını yakalamak için operasyon düzenlendi. İşadamı Yoo Byung-eun’un nerede olduğu bilinmiyor.

Nisan ayında batan ve çoğu öğrenci yaklaşık 300 kişinin ölümüne neden olan Sewol feribotunun sahibi olduğu düşünülen iş adamını yakalamak için operasyon düzenlendi.

Anseong kentindeki operasyona yaklaşık 6 bin polis katıldı.

Polisler, operasyon kapsamında, feribotun sahibi Yoo Byung-eun’un kurucuları arasında olduğu kiliseye baskın düzenledi, üç kişiyi gözaltına aldı.

Gözaltına alınan kişiler, iş adamının operasyon sırasında kaçmasına yardımcı olmakla suçlanıyor.

Yerel medya, kilisenin yaklaşık 200 üyesinin, kilise girişini kapatarak polisi engellemeye çalıştıklarını bildirdi.

Sewol feribotunun sahibi olduğu düşünülen Chonghaejin Denizcilik Şirketi’nin başında bulunan 74 yaşındaki Yoo, bölge halkı için aynı zamanda önemli bir dini kişilik.

Güney Koreli yetkililer, Yoo’nun nerede olduğuna dair bilgi verenlere yaklaşık 1 milyon TL(500 bin dolar) para ödülü teklif etti.

Yoo, vergi kaçırma ve yolsuzlukla ilgili suçlardan aranıyor.

Polis, iddia eliden bu suçların, kazaya sebep olan düşük güvenlik standartlarında rolü olup olmadığını inceliyor.

Polis bölgeye üç hafta önce de operasyon düzenlemiş ancak Yoo’nun izine rastlayamamıştı.

Güney Kore Cumhurbaşkanı Park Geun-Hye, polis ve savcılardan, Yoo için ülke çapında yapılan arama operasyonlarını hızlandırmalarını istemişti.

Yoo Byung-un, daha önce de yolsuzluk suçundan hapis yatmıştı.

Mürettebat yargı karşısında

Dün, kazayla ilgili olarak batan Sewol feribotunun 15 mürettebatı mahkemeye çıktı.

Feribotun kaptanı Lee Joon-seok ve üç mürettebat, “kasıtlı ihmal sonucu cinayet”le suçlanıyor.

Şirketin üst düzey yöneticileri de “usül hataları” ile suçlandıkları ayrı bir davada, ay sonunda hakim karşısına çıkacak.

16 Nisan’da Güney Kore’nin güneybatısında batan Sewol feribotunta bulunan 339′u öğrenci 476 yolcu ve mürettebattan 172′si kurtarılabilmişti.


http://www.theworldline.com/g-korede-feribot-faciasi-operasyonu/
 
Üst