28.10.2013 Magazin Haberleri

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
[h=2]Yeniden evlendi[/h]


burcinbildik_nikah_1.jpg


[h=2]ROL aldığı reklam filmleriyle adını duyuran oyuncu Burçin Bildik evlendi. Bildik, bir süredir ilişki yaşadığı Çiğdem Dikerler ile nikâh masasına oturdu..Kartal Titanic Otel’deki düğünde çiftin nikâh şahitliğini Banu Noyan, Mustafa Sert, Hulusi Derici, Neslihan Demirci ve Birgül Daysal yaptı.Burçin Bildik, 2009 yılında Zeynep Elçin Bildik’le evlenmiş, genç kadın 2011’in temmuz ayında Bodrum’da beyin kanaması geçirip vefat etmişti.[/h]


burcinbildik_nikah_4.jpg



Kaynak : Hürriyet
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
LOKUMLU OSCAR ÇANTASI


21937576.jpg
[h=2]

23 yıldır film çekiyor ama belki de pek çoğumuz onu Gladyatör olarak tanıdık. Oscar’ı kaptı, film üstüne film yaptı, sonra da ‘Akıl Oyunları’nın John Nash’i olarak kazındı hafızalarımıza.
[/h]

Yeni Zelanda’nın medar-ı iftiharı Russell Crowe’dan bahsediyorum tabii ki...
Hani şu İstanbul’u pek bir seven, Kültür Bakan’ı Ömer Çelik’le görüşen, Cem Yılmaz’a filminde rol teklif eden, çoğumuz gibi bu huysuz ve tatlı şehrin trafiğinden “İllallah” deyip bunu da Twitter’da paylaşan ‘milli Hollywood yıldızımız’dan...
Mayıs ayında attığı “İstanbul sihirli bir şehir. Az önce kahve falıma baktırdım, anlaşılan ‘Man of Steel’ filmim çok başarılı olacak” tweeti Daily Telegraph’a bile haber olan Crowe, meğer buraya gelmek için bir sebep daha bulmuş kendine.
‘Man of Steel’in dünyadaki gişe hasılatının 500 milyon doları aştığını düşünürsek Russell’ın falına bakan abla bu işi biliyor belli ki!
Malum adamın burada çevresi geniş, sormuş soruşturmuş; işadamlarından, sanatçılara, sosyetik hanımefendilerden politikacılara kadar pek çok ismin vazgeçemediği Etiler’deki meşhur medyum Şuşu’yu tekrar görmek istemiş.
Tabii hemen organizasyon yapılmış, Şengül nam-ı diğer Şuşu’yu gidip alması için özel arabalar gönderilmiş ve Oscarlı oyuncu sevgili ‘kahiniyle’ bir araya gelmiş.
Ne mi sormuş? Bizim oyuncularla çekilecek filmin başarılı olup olmayacağını ve 2015’te bu filmle Oscar alıp alamayacağını...
Cevabı mı? O da bende kalsın artık!



Dualarla Oscar


Bizim çiçeği burnunda Oscar
aday adayı ‘Kelebeğin Rüyası’ filminin yapımcısı ve yönetmeni Yılmaz Erdoğan mini bir dünya turunda şu aralar.
Önce Dubai’ye, oradan da Russell Crowe ile buluşmak için Sidney’e uçmuş.
‘Kelebeğin Rüyası’nın Oscar macerası için tüyo mu alacak, yoksa Çanakkale Savaşı sonrasını anlatan ‘The Water Diviner’ adlı yeni filmlerini mi konuşacaklar, artık o kadarını bilemem oturduğum yerden...
Leyleği havada görmüş olmalı ki, Dubai-Sidney-New York- Los Angeles-İstanbul hattında mekik dokuyacak olan Erdoğan’ın en büyük problemi ise eşi Belçim ve oğlu Rodin’in şu aralar Los Angeles’ı mesken tutması.
6 yaşındaki Rodin her sabah tam 7’de koşa koşa FaceTime’ın başına geçip babasıyla konuşmadan güne başlamıyormuş.
Malum Küçük Prens’in yeri sabit, ama Yılmaz sürekli değişik zaman dilimlerinde...
Hal böyle olunca fedakar baba dünyanın neresinde olursa olsun Los Angeles saat diliminde yaşamak zorunda kalıp o diyarlarda güneş doğarken Rodin’le konuşmak için FaceTime’ını açıyormuş.
Babalık dediğin ne saat farkı tanıyor, ne de mesafe anlaşılan.
Yılmaz yerçekimi ile alay edercesine dünyanın dört bir tarafına uçarken Belçim de Los Angeles’ta boş durmuyor tabii...
O da filmin tanıtımı için anlaştıkları Quinn Studios ile çalışmaları yürütüyor. Şirketin başında bulunan efsane oyuncu Anthony Quinn’in gelini Valentina Quinn, Belçim’in bu günlerdeki en büyük destekçisi...
Bu arada Sedef İybar ve Zeynep Madra da Akademi Üyeleri için tanıtım filminin de içinde olduğu 2500 adet hediye çantası hazırlamış.
Üzerine kristal bir kelebeğin konduğu bu çantalarda lokum, Kiva Han’dan Türk kahvesi, Atasay’ın özel olarak tasarladığı nazar boncuklu, üzerinde kelebek olan bileklik ve Vakko’dan yine kelebek desenli eşarp varmış. Çanta değil kelebekler vadisi anlayacağınız...
İşin en ilginç yanı da şu; Atasay’ın bilekliklerini ve Vakko’nun eşarplarını itinayla paketleyen beş hanımefendi aralarında bir ritüel gerçekleştirmiş.
Hazırladıkları her paketi Kelebeğin Rüyası’nın Oscar’ı kazanması için dua etmeden kapatmıyorlarmış.



Muhaliflerin ‘Badiresi’


“Burası, devletin en yüce kurumudur, devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz!”

Rahmetli Bülent Ecevit, 2 Mayıs 1999 günü Meclis kürsüsünden bu sözleri adeta haykırdığında ortalık birbirine girmiş; Meclis’e başörtüsü ile yemin etmeye gelen Merve Kavakçı apar topar salondan kaçmak zorunda kalmıştı. Hatta salona Kavakçı’yla kol kola giren Nazlı Ilıcak’ın da başına gelmeyen kalmamıştı. DSP-MHP-ANAP koalisyonu kurulmak üzereydi; ‘başörtüsü’ en derin yaralarından birini o gün almış, devlet tarafından resmen lanetlenmişti.
Aradan 14 yıl geçti... Açılımlar, demokrasi paketi falan derken Ak Parti hükümeti Meclis’teki başörtü yasağını kaldırıverdi.
Hacca giden kadın milletvekilleri şimdiden türbanla Meclise girmeye hazırlanıyorlar bile...
Türkiye’nin bunca yıllık sorunu bu kararla ortadan yok olacak mı bilemem ama bazı siyasileri zor duruma düşüreceği kesin.
Ecevit kasketi giyip ‘Karaoğlanlığa’ soyunan Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu durum karşısındaki tavrını çok merak ediyorum mesela...
Ustasını takip edip sesini çıkarsa bir, çıkarmasa bin dert... Eğer susarsa, CHP’nin tabanındaki bazı kişilere ters düşecek. Karşı çıkarsa, bu defa da ‘Yeni CHP’ politikasına ters düşüp seçimlere 5 ay kala CHP’nin eski söylemleriyle başbaşa kalacak...
Peki ya 14 yıl önce o gün MHP başkanlığı koltuğunda oturan Devlet Bahçeli? Acaba yine o olaydaki gibi suskun kalıp sadece başını öne eğmekle mi yetinecek?
Öyle ya da böyle devlet başörtüsü ile artık barışıyor. Asıl mesele ise iki muhalefet liderinin bu badireyi nasıl atlatacağı?



BEN OLSAM


ABD’li casusların Beyaz Saray’dan temin ettikleri bilgilerle telefonlarını dinledikleri 35 dünya lideri arasında olduğu kesinleşen Almanya Başbakanı Angela Merkel, Obama yönetimine güveninin zedelendiğini söylemiş.

BEN OLSAM hiç bozuntuya vermeyip, yalandan görüşmeler yapar, Obama’yı bir güzel işletirdim.


Kaynak : Hürriyet
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Evlilik için çok erken


21937390.jpg
[h=2]


EBRU Şallı-Sinan Akçıl aşkında sürpriz gelişme. Akçıl’ın Şallı’ya evlenme teklif ettiği konuşuluyor.
[/h]


Ünlü manken Ebru Şallı, şarkıcı Sinan Akçıl’la aşk yaşadığı iddiasını başlarda reddetmiş, kısa süre önce de yeni bir ilişkiye başladıklarını açıklamıştı. Şimdi de Akçıl’ın Şallı’ya evlenme teklif ettiği öne sürüldü. İddiaya göre Şallı, sevgilisinin teklifine “Evlilik için henüz çok erken” yanıtını verdi, onu biraz daha tanımak istediğini söyledi. Ebru Şallı, iki çocuğunun babası Harun Tan’la 11 yıllık evliliğini geçtiğimiz temmuz ayında noktalamıştı.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Aşk Uğruna Ben de Göç Ederim



'Kayıp Şehir' dizisindeki 'Kadir' rolüyle tanınan Nik Xhelilaj'ın oynadığı 'Üç Yol' isimli film, geçtiğimiz cuma gösterime girdi. Xhelilaj, Yeni Aktüel dergisinden Neslihan Perker'e konuştu...
Tiran'da büyümüşsünüz... Nasıl bir çocukluk geçirdiniz?Kalabalık bir ailenin üyesi değilim. Annem, babam ve bir de ablam var... Çocukluğumun geçtiği yıllarda şahsen çok eğlendim ama o zamanlar ülkede komünist idare vardı. Yaş büyüdükçe sistem yalanmış gibi gelmeye başladı. Küçük yaşta her imkan vardı; komşularımız, akrabalarımız gibiydi.DİZİ ÇEKİLMİYORDU!Peki oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?Aslında ilk önce avukat olmak istedim; o dönem hukuk revaçtaydı... Ardından TiranGüzel Sanatlar Akademisi'ne girdim ve oyunculuk okudum. Okulun ilk yılı biraz kararsızlığa düştüm çünkü Arnavutluk'ta bizim sektörümüzde hayat zor. Senede üç film yapılıyor, dizi ise hiç yapılmıyor. Buradaki gibi bir piyasa söz konusu değil. Eğitim döneminde çok iyi bir yönetmenden film teklifi geldi ve Çek Cumhuriyeti'ne giderek 60'lı yıllarda geçen bir dönem filmi çektik. Ardından 'The Albanian' filminde; sevdiği kadın için Berlin'e giden illegal bir göçmeni canlandırdım.Ve bu filmle Uluslararası Moskova Film Festivali ve Priştine Uluslararası Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' ödüllerini kazandınız... Peki filmde canlandırdığınız karakter gibi aşk için göç eder misiniz?O kadar aşık olursam, tabii ki göç ederim.BİR İLİŞKİM YOKBugüne kadar hiç 'o kadar aşık' olmadınız mı?21 yaşındayken olmuştum ama duygularımı kontrol ettim, bu yüzden de aslında pişmanım. İnsanın bu tip durumlarda kendine sürekli sınır koymasına gerek yok; yaşamak lazım, ne olursa olsun... İçimdeki duyguyu söylemedim ama o karşımdaki insan anlamıştı.Peki 21 yaşındaki aşk trajedinizden sonra bir daha aşık oldunuz mu? ya da onu diğerlerinden ayıran neydi?Güzel ilişkiler yaşadım ama bir daha aşık olmadım. Onunla büyümüş, kendimi tanımıştım. Film projeleri gelince de tamamen işime kanalize oldum.Hayatınızda şu anda biri var mı?Yok. Olsa iyi olurdu, Türkçem ilerlerdi...ŞİMDİYE KADAR BÖYLE BİRİNİ OYNAMADIM'Üç Yol' nasıl bir film oldu?'Üç Yol' kendi temposunda ilerleyen bir film. Sevenler de olacaktır, sevmeyenler de... Canlandırdığım 'Bünyamin' karakteri, yıllar önce ağabeyinin sevgilisini kazayla köprüden düşürüyor ve yıllarca içinde bunun vicdan azabını taşıyor. Senaryoyu ilk okuduğumda çok enteresan gelmişti çünkü şimdiye kadar böyle bir karakteri hiç canlandırmamıştım. Çok güzel bir deneyim kazandım.'Bünyamin' karakterini canlandırdıktan sonra hayata dair neyi öğrendiniz?Sabırlı olmak... Ben yeni yeni olmaya çalışıyorum.

Kaynak : Sabah
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Yanlıştan Dönüldü!



Süheyl Uygur, Çengelköy'deki evini taşırken yakındaki bir eskiciye verilen eski eşyaların babası Nejat Uygur'a ait olduğu iddiası üzerine bir açıklama yaptı.Uygur, "Babama ait olduğu belirtilen eşyaların büyük bir kısmı bana ait. Babama ait olan yağlı boya tablo ve ciltli kitaplar, yanlışlıkla diğer eşyaların arasına karıştı. Gazetede yayınlanan haber üzerine bu durumu fark ettik" dedi.

EŞYASINI KENDİSİ SATACAK


10 Kasım'da Çırağan Sarayı'nda düzenlenecek olan müzayedede satışa sunulacak eşyaları elinde bulunduran Çukurcuma Müzayede Evi'nin sahibiMuzaffer Gültekin ile bir araya geldiklerini belirten Süheyl Uygur, konuşmasına şöyle devam etti: "Muzaffer Bey ile yaptığımız görüşme sonucu eşyaların tamamının babama ait olduğu konusunda kendisinin de yanlış bilgilendirildiğini öğrendik. Durumu açıklayınca, kendilerinin de iyi niyetli yaklaşımı doğrultusunda bizim için manevi değeri yüksek olan ve kızım Zeynep'e hitaben babamın yaptığı yağlı boya tablo üzerinde uzlaştık. Kendisi bu resmi bize iade edeceğini söyledi. Ben de müzayede sırasında bu resmi teslim alırken, bana ait olan diğer eşyaların satışını da bizzat gerçekleştirerek bu jeste karşılık vereceğim."


RESMİ İADE EDECEĞİZ


Çukurcuma Müzayede Evi'nin sahibi Muzaffer Gültekin ise şöyle konuştu: "Önemli bir yanlıştan dönüldüğü için gerçekten çok mutluyum. Yapılan talihsiz bir yanlışlığı düzelttik. Bizim için aile değerleri çok önemlidir. Bu nedenle Nejat Uygurimzasını taşıyan resmi Süheyl Bey'e iade edeceğiz."

Kaynak : Sabah
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Arkadaşlarım Kıskandı



Ünlü komedyenler Eser Yenenler, İbrahim Büyükak ve Oğuzhan Koç; cumartesi akşamı program çıkışı yakın arkadaşları Sarp Apak'la 'Albüm' adlı mekanda eğlendi. Geç saatlerde gittikleri mekanda sabaha kadar kalan Yenenler'le kadın hayranları bol bol fotoğraf çektirdi. Oğuzhan Koç, İbrahim Büyükak ve Sarp Apakda, Eser Yenenler'e rahatsızlıklarını ifade etti. Çıkışta arkadaşlarıyla ilgili sorular yöneltilen Yenenler, "Hanımlar hep benimle fotoğraf çektirdiği için kıskandılar" dedi.

Kaynak : Sabah
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Kötü Şarkı Söyleyen Popçular Var



ATV'nin sevilen müzik yarışması 'Veliaht'ın cumartesi akşamki bölümüne Nükhet Duru'nun, popçuları eleştiren sözleri damga vurdu. "Çok kötü şarkı söyleyen popçular var ama kötü söyleyen türkücü yoktur, göremezsiniz" diyen Duru'ya, jüri üyesi diğer sanatçılardan "Kim o kötü şarkı söyleyen popçular?" tepkisi geldi.

ESPRİ ORTAMI YUMUŞATMADI


Bu tepki üzerine isim vermekten kaçınan Nükhet Duru'yu; sunucu Murat Başoğlu'nun "Flaş! Flaş! Nükhet Duru haftaya 'Veliaht'da çok kötü şarkı söyleyen popçuların listesini açıklayacak" esprisi de kurtaramadı.


Kaynak : Sabah
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Çetin Tekindor Dizide Şiir Okuyacak



Başrollerini Kenan İmirzalıoğlu, Bergüzar Korel ve Çetin Tekindor'un paylaştığı 'Karadayı'; bugünkü bölümde duygu yüklü sahneleri ile dikkat çekecek. 'Mahir' ve 'Feride'nin ayrıldığını öğrenen Çetin Tekindor'un canlandırdığı 'Nazif Kara', oğlunun yaşadığı üzüntüye şahit olunca; Attila İlhan'ın 'Ayrılık Sevdaya Dahil' adlı şiirini okuyacak.

İLHAN ANILACAK


Attila İlhan'ın aramızdan ayrılışının sekizinci yılına girdiğimiz Ekim ayında usta şairin de anılacağı bu bölümde; Çetin Tekindor'un yorumlayacağı şiir, izleyicileri mest edecek. Dizide; 'Mahir' ve 'Nazif Kara' buluşması da ekran başındakileri gözyaşlarına boğacak.


Kaynak : Sabah
 
Üst