19.10.2013 Spor Haberleri

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Spor Toto Süper Lig 8. hafta programı


21713483.jpg
[h=2]

Spor Toto Süper Lig'e 8. hafta müsabakalarıyla devam edilecek.
[/h]



Türkiye Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamaya göre, Süper Lig'de 8. haftanın maç programı şöyle:



Yarın


16.00 Elazığspor-Eskişehirspor (Elazığ Atatürk)

19.00 Gençlerbirliği-Kasımpaşa (Ankara 19 Mayıs)
19.00 Galatasaray-Kardemir Karabükspor (Türk Telekom Arena)

20 Ekim Pazar


16.00 Gaziantepspor-Torku Konyaspor (Kamil Ocak)

16.00 Trabzonspor-Sivasspor (Hüseyin Avni Aker)
19.00 Medical Park Antalyaspor-Akhisar Belediyespor (Akdeniz Üniversitesi)
19.00 Kayseri Erciyesspor-Fenerbahçe (Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kadir Has)

21 Ekim Pazartesi


20.00 Beşiktaş-Çaykur Rizespor (Atatürk Olimpiyat - Seyircisiz)

20.00 Bursaspor-Kayserispor (Bursa Atatürk)






 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
'Dinamit'le ölüme


21850278.jpg
[h=2]Sporcular arasında “Dinamit” olarak bilinen doping ilacını aldıktan sonra fenalaşan ve iç organları iflas eden Şahin İrencin hayatının baharında sevenlerine veda etti.[/h]

1983 Erzincan doğumlu, yağız bir delikanlıydı Şahin İrencin… Gençlik yılları hep güzel bir vücuda sahip olmak özlemi ile geçti. Vücut geliştirme sporu yapan büyüklerini gördükçe imrendi. Her daim, bir gün böyle bir vücuda sahip olabileceğinin hayali ile yaşadı.
Ama bilmiyordu ki, böylesine kaslı vücutlar sadece diyetle, vitaminle olmuyordu. O tertemiz kaslara, midelere haram girercesine gençler önce ilaçların bağımlısı yapılıyor, sonra kürsüler, madalyalar derken, 18-20 yaşlarındaki bir gencin hayal edemeyeceği para ödüllerinin ardından ölüm gibi acı sonlar da başa gelebiliyordu.


İLAÇ BATAĞINA GİRİŞ


ŞAHİN İrencin, vücut geliştirmeye küçük ağırlıklarla başladı. 20-40-50 kilolar katıksız temiz gücü ile kalkıyordu. Antrenörleri ne zaman normal gücün kaldıramayacağı kiloları yüklemeye başladı, işte o zaman zehir ilaçlarla tanışıklık geldi.
Önce ucuz ilaçlarla bu ölüm yolculuğuna çıkıldı. Antrenörleri Şahin’de geleceğin şampiyonunu görünce bu kez profesyonel zehirler devreye girdi. Bir yandan iyice şişen kollar, baldırlar, göğüsler, sırt kasları ölçülürken bir yandan da diyetle birlikte ilaçlara yüklenilmeye başlandı.


NE KADAR İLAÇ O KADAR BAŞARI


ŞAHİN’in vücudu kaslandıkça hayranları da arttı. Kıyafetlerin içinde sergileyemediği vücudunu, plajlarda gösterdi. Kilosunda Türkiye’nin en güzel vücutlu erkeği idi. Şöhreti sınır ötesine da taştı. Avrupa’da kürsülerin birinden indi, diğerine çıktı.
Başarı ve şöhretin bir bedeli vardı. O güzel şişkin adaleli vücudu yapmak kadar korumak da oldukça önemli ve zordu.
Yeni hedefi Avrupa Şampiyonu olmaktı.. Çünkü Türkiye’deki madalyalar yeterince para getirmiyordu. Avrupa Şampiyonu olursa ödül yönetmeliğine göre 75 ile 100 altınalacaktı.
Yeni hedefi için yeni ilaçlar verilmeye başlandı Şahin’e… “Daha büyük başarılar için daha çok ve pahalı ilaçlar” sarmalına doladılar onu da...


ADIM ADIM ACI SONA


AMA dopingin bu zehir ilaçlarını takip etmek de zordu. Bazı kutuların üzerinde ilaç ismi bile yazmıyordu, kullanım tarifi yoktu. Ama işin simsarları ise her şeyi biliyordu.
Ve Şahin bir çok sporcu gibi adım adım acı sona doğru ilerledi. Ve o gün geldi.
Son kullandığı ilaçlardan biri en tehlikelisiydi. Sporcuların kendi aralarında “dinamit” diye isimlendirdikleri ilacı almıştı.
Ya ilacın dozunu kaçırdı ya da yılların birikimi artık bardağı taşırmıştı. Kendini iyi hissetmiyordu. Zehiri vereni arayıp yan etkilerini sordu. Yanıt korkutucuydu. Bağcılar Araştırma Hastanesi’ne koştu.


ÇARESİZ DOKTORLAR


DOKTORLAR midesini yıkamaya çalıştı önce... Ama her zaman övündüğü kasları izin vermiyordu. Mide yıkama için kullanılan hortumu boğazından aşağı indiremediler.
Durumu kötüleşiyordu. Kalbi durdu. Kalp masajı yapmak gerekiyordu. Ama yıllarını verdiği kasları esnetip masaj yapmaya imkan yoktu. Göz göre göre gitti Şahin.
Savcılık bu acı kayıp üzerine harekete geçti. Evdeki ilaçlardan örnek alındı, ardından da adli soruşturma başlatıldı.
Evet, bu dünyadan bir Şahin geçti. Geride gözü yaşlı bir eş, ana, baba, iki kardeş ve bir çok soru işareti bırakarak...
Doping illetine bulaşanlara ibret olacak bir yaşam ve sondu onunkisi...


Şahin’im ateşler içinde eridi gitti


Eşinin ölüme gidişine dakika dakika tanıklık eden Münevver İrencin, “Soruyorum, bu ilaçlar nasıl oluyor da serbestçe satılabiliyor” diyor.
MÜNEVVER İrencin, eşini genç yaşta yitirmenin büyük acısını yaşıyor. Özellikle son gün olanların bire bir tanığı olması onu yiyip bitirmiş. Gözü yaşlı anlatıyor:
“Bu ilaçlar el altından veriliyor. Aksaray’da Ö. D.’nin kulübünden ilaçlar temin ediliyordu.. Bazı ilaçların üzerinde hiçbir yazı yoktu. Poşet içinde geliyordu. O kişi bu ilaçların nasıl kullanacağını söylüyordu.
Eşime spor yaptığı sürece bir çok ilaç verildi. En son aldığı ilaç beyaz kutu içinde sarı bir kapsüldü. Bu ilaç vücut ısısını artırarak yağlarını yakıyordu. Günde en az 3 tane alıyordu.


TELEFONA KOŞTU


SON kullandığında 8 tane almıştı. Eve geldiğinde aşırı terledi, vücutta kasılmalar vardı. Ö. D. ile telefonda görüştü. ‘Bu ilaç fazla alınırsa ne olur’ dedi. O da bir şeyler söyledi.
Sonra Şahin bana ‘Bir dakika odadan çık bir şey konuşacağım’ dedi. Ben çıktıktan sonra telefonla konuşmaya devam etti. Kapattıktan sonra ‘Beni hastaneye götürün’ dedi. Ateşten yanıyordu. Yan etkisini söylemedikleri için panzehirini bilmiyordu. Önce bir polikliniğe, sonra Bağcılar Araştırma Hastanesi’ne gittik. Doktora ‘İlaçtan zehirlendim’ dedi.


HAVALE GEÇİRİYORDU


ATEŞTEN havale geçiriyor, sayıklıyordu. Midesini yıkamaya çalıştılar, hortum kasılmadan mideye inmedi. 10 şişe serum verildi. Sonda takıldı.
Yoğun bakıma alındı. Kalp atışları azaldı. Masaj yapılacaktı. Gögsü o kadar sertleşmişti ki masaj için vücudu esnek değildi.
Sonunda doktorlar ‘Elimizden bir şey gelmiyor. Bu ilacın yan etkisine karşı ne verileceğini araştırdık, bulamadık’ dediler.
Şahin’i kaybettim. Şimdi soruyorum. Bu ilaçlara neden engel olunmuyor?


İlaca BİR SERVET harcıyordu


Zülfikar İrencin (Ağabeyi):



“Vücut geliştirme sporu yıllardır doping olayları ile çalkalanıyor. Ne yazık ki bir önlem alınamıyor. Federasyon içinde kendi aralarında birbirlerini koruyanlar var. Olay savcılığa intikal etti. Savcı ve polis evimize geldi. Kullandığı ilaçların fotoğraflarını çekti ve ilaç kutularından numuneler aldı. Bu ilaçlar çok pahalı. Herhangi bir şampiyona için 3-6 aylık kürlerde 20 bin lira para harcıyordu. Bu harcama bazen 100 bin lirayı buluyordu. Türkiye şampiyonu oluyordu bir madalya ile bir kutu protein veriliyordu o kadar.”


Başbakan bu işe el koysun


Kemal İrencin (Amcası):



“Bizim isteğimiz bu soruna Başbakan’ın el atmasıdır. Gençlerin spor yaparken ölmemesini istiyoruz. Olay örtbas edilmesin. Ülkemizde her şeyin yasalara uygun yapılması suçluların cezalandırılmasını istiyorum. Yasalarda dopingin suç olduğu bellidir. Bu ilaçlar gümrük kapılarından girerken denetlenmiyor mu? Güvenlik birimlerinin haberi yok mu? Spor salonları denetlensin. Bu salonlarda doping ilaçları peynir ekmek gibi satılıyor.”


Bu ilaçlar bu ülkeye nasıl girer!


ŞAHİN İrencin’in babası Cafer İrencin, doping ilaçlarına neden önlem alınmadığını sorarken, başka gençlerin kurtarılmasını istiyor:


Şampiyon olmak için...



“Bu ilaç işlerinden devlet sorumludur. Bu zehir ilaçlar sporcuya veriliyor da kimsenin haberi nasıl olmuyor? Sadece benim oğlum değil, bu ülkenin kaç tane evladı ölmüştür kim bilir. Gerekenin yapılmasını bekliyoruz. Oğlum bu doping ilaçları ile öldü. Bu ilaçlar Türkiye’ye nasıl giriyor? Oğlum Türkiye’de şampiyon oldu, ödül verilmedi. Bütün eziyeti Avrupa Şampiyonu olmak için çekti o da olmadı...


CENAZESİNDE GÖZYAŞLARI SEL OLDU


GEÇTİĞİMİZ Salı (Kurban Bayramı’nın ilk günü) yaşamını yitiren vücut geliştirme sporcusu Şahin İrencin’in cenazesi Esenyurt Cemevi’nden kaldırılırken ailesi, yakınları ve arkadaşları gözyaşına boğuldu.


VÜCUT GELİŞTİRME ZOR ZANAAT


Testesteron düşüyor



- Müsabaka öncesi testesteron ve steroid türü ilaçlar alan sporcuların, ilacı bıraktıktan sonra testesteron miktarı 0 ila 1’e düştüğü için sperm sayısı azalıyor.


Su içmiyorlar



- Müsabakaya son iki, üç gün kala derinin altındaki suyun gidip, adalenin net gözükmesi için kesinlikle su içmiyorlar. Vücut susuzluktan yorgun ve bitkin düşüyor.


Damar gözüksün diye



- Suyu kesince tartıdan sonra vücuda adalenin şişip, volümlü ve damarların gözükmesi için karbonhidrat yükleniyor.


Korkunç bir ödem başlıyor



- Yarışmalardan hemen sonra yemek yenmez. Birden bire, şekerli ve tuzlu yiyecek yenirse vücut korkunç şekilde ödem yapar.


Oturarak uyuyorlar



- Müsabakadan sonra bir-iki gün idrar sökmez. Ayak bileği, yüz, göz şişer. Kalp sıkışır, nefes alma zorluğu çekilir. Bir gece de 8-12 kilo alınır. Oturarak uyunur.


Herşeyi yiyemezler



- Müsabakadan önce haşlanmış olarak yağsız pirinç, tavuk göğsü, yulaf, yumurta beyazı yenir.


Prof. Dr. Burhan USLU:


İç organlar hasar görür



BU tür ilaçları en çok vücut geliştirme sporu yapanlar kullanıyor. “Dinamit” diye tabir edilen o ilaç, vücut ısısını artırır, aşırı terleme yapıp, kilo verdirir. Kan hücrelerinde de aşırı harabiyet yapar. Bilhassa yaz aylarında ani ölümler daha fazla oluyor.
Testesteron türü ilaçlar da yağ yakımı ve kas oluşumu sağlarken iç organlarda ağır hasar yapar. Saldırganlık etkisi de olabilir. Astım tedavisinde kullanılan bazı ilaçları da vücut sporcuları yağ yakımı için alıyorlar.
Ancak bu ilaçlar, kalp atışlarını hızlandırdığı gibi, ritm bozukluğuna ve hatta ani ölümlere yol açabiliyor.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Aslan çıkış arıyor


19927918.jpg
[h=2]Spor Toto Süper Lig’de Galatasaray bu akşam K.Karabükspor'u konuk ediyor.Türk Telekom Arena'da saat 19.00'da başlayacak karşılaşmayı hakem Mustafa İlker Coşkun yönetecek.[/h]



GALATASARAY


MUSLERA
SABRİ
SEMİH
CHEDJOU
HAKAN
BRUMA
MELO
SELÇUK
SNEIJDER
DROGBA
BURAK


K.KARABÜK


WATERMAN
ERDEM
MABILA
SEBASTİEN
UĞUR
YİĞİT
HAKAN
İLHAN
PEDERSEN
LUA LUA
AKPALA


2 maç daha var


S.Boru Elazığ-Eskişehir G.Birliği-Kasımpaşa


SPOR
Toto Süper Lig’de bugün iki maç daha oynanacak. Saat 16.00’da başlayacak günün ilk karşılaşmasında Sanica Boru Elazığspor Atatürk Stadı’nda Eskişehir’i ağırlayacak. G.Birliği ise saat 19.00’da Kasımpaşa’yı 19 Mayıs Stadı’nda konuk edecek.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Başkan herkesi kırdı geçirdi


21850839.jpg
[h=2]Fenerbahçe’nin bayramlaşma törenine Aziz Yıldırım’ın esprileri damga vurdu.Bir kanala, “Ben Yıldırım’ın yerinde olsam aday olmam” diyen Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay’ın yanına oturan Yıldırım, “Havalar soğuk, çayını iç, akşam erken yat, televizyonlara da bağlanma” diye takıldı.[/h]


- Yüksel Başkan

- Erken yat

- Tv'lere de fazla bağlanma


F.BAHÇE
’de dün yapılan geleneksel bayramlaşma töreninde Başkan Aziz Yıldırım’ın esprileri herkesi güldürdü. Salona girdiği andan itibaren çevresine neşe saçan Yıldırım herkese takıldı. Fotoğraflarını çeken basın mensuplarına, “Aman göbeğim görünmesin, göbeğimi traşlayın” diyen Yıldırım, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay’ın yanına oturduğunda ise bombayı patlattı. Bir televizyon programına bağlanarak, “Ben Aziz Yıldırım’ın yerinde olsam yeniden başkanlığa aday olmam” diyen Günay’ın sözlerine gönderme yapan Yıldırım, “Bak Yüksel Başkan havalar çok kötü. Akşam çayını iç, dışarı çıkma, erkenden yat, sakın televizyonlara da bağlanma” dedi.


‘İSTİFA DEMEZSENİZ FOTOĞRAF ÇEKTİRİRİM’


KENDİSİ ile fotoğraf çektirmek isteyen Cadde adlı taraftar grubuna göz kırparak, “Tamam çektirelim ama bir şartla. Tribünde bana ‘İstifa’ diye bağırmayacaksınız” esprisini yapan Yıldırım’ın şakalarından voleybolcular da payını aldı. Başkan, kadın takımının başarılı oyuncusu Eda Erdem Dündar’a “Eda yaşlanıyorsun bak, ona göre. İyi çalışman lazım. Hem sürekli saçlarınla oynuyorsun. Topla şunları da rahat et” diye takıldı. Ardından da erkek takımı kaptanı Arslan Ekşi’ye dönerek “Yata yata yanakların şişmiş. Şu sakallarını da kes. Nerede bunun hocası” ifadelerini kullandı. Yıldırım ayrıca voleybolculara, “Marshall nasıl? Bir sorun olursa hemen bana haber verin, kulağını çekerim” diye seslendi.


Günay: Başkan isterse aday olur


F.BAHÇE Kulübü Yüksek Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Sayın Başkan ile henüz konuşmadım.
Aziz Yıldırım’ın kongrede aday olmaması için hiçbir neden yok. Olması için de yok. Başka aday çıkar mı, bilemem” ifadelerini kullandı. Günay ayrıca, genel sekreter Talat Yılmaz’ın yönetimi eleştiren açıklamalarının yakışık olmadığını da sözlerine ekledi.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
İbrahim Toraman o kavga hakkında konuştu


21847154.jpg
[h=2]Beşiktaş'ın Hırvatistan'ın Hajduk Split takımıyla yaptığı maç sonrası takım arkadaşı Sezer Öztürk ile kavga ettiği gerekçesiyle süresiz kadro dışı bırakılan tecrübeli futbolcu İbrahim Toraman, yanlış bir şey yapmadığını söyledi.[/h]

Siyah-beyazlı kulüpte Süleyman Seba Spor Salonu'nda gerçekleştirilen bayramlaşma törenine katılan ve daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İbrahim Toraman, her türlü karara saygı duyduğunu belirterek, "Her türlü karara saygı duyuyorum. Ama ben hata yapmadım. Yanlış bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Yanlış bir şey yapsaydım, kabul ederdim. O zaman çeker giderdim. İyi niyetimle, takımın menfaatleri için yaptım" dedi. Bayramlaşma töreninde kulüp başkanı Fikret Orman ve yöneticilerle bir araya gelen siyah-beyazlı oyuncu, buzların eriyip erimediği yönündeki soruyu şu şekilde yanıtladı: "Soğuk değildi ki erisin. Bir şey yaparken herkese söyleyerek mi yapmak gerekiyor? Herkese göstermem mi gerekiyor, bir şey yaşarken sormam mı lazım? Herkesin tarzı var. 10 yıldır camianın içindeyim. Bu taraftarları da çok iyi biliyorum. Ben bu caimanın adamıyım. Her ne görev verilirse verilsin. Sürekli taraftarın önüne atmaya çalışıyorlar. Bunu anlamıyorum."



"Her zaman dik durdum"


Yöneticilerin yakın ilgisinin kendisini affetme yolunda bir adım olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği sorusuna ise İbrahim Toraman şu şekilde yanıt verdi: "Onların takdiridir. Beşiktaş kaptanı ve oyuncusu olarak ne görev verilmişse yaptım. Davranış olarak herkese örnek olmuşumdur. Herkese maksimum saygılı olmuşumdur. Yaptığım, takımın daha iyi olması ve menfaatleri adına uyarmaktır. Uyarmam sonucunda olay buraya gelmiştir. Sesimi çıkarmadan işime de bakabilirdim. Ama karakterimde bu yok. Her zaman dik durdum. Olaylar karşısında eğilen biri değilim. Haklıysam sonuna kadar savunurum. Kimseye saygısızlık yapmadan, takımın yararına yaptım. Bulunduğum sorumluluk içinde yaptığım bir olay."




"Özür dilenecek bir olay yok"


Kulüp yönetiminin, teknik direktör Slaven Bilic'in raporu doğrultusunda olumsuz karar vermesi halinde ne yapacağı konusundaki soru üzerine tecrübeli oyuncu, "Başkanımızın ve yönetimin kararına saygılıyım. 'Özür dile' diyorlar. Ortada bir şey yok. Yaptığım bir şey yok. Ortak paydada buluşalım. Beşiktaş'ın menfaatleri için bir şey yapılırken olay bu noktaya getiriliyor" ifadelerini kullandı.


Geçmişte de bazı olayların yaşandığını hatırlatan İbrahim Toraman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başımızda büyüklerimiz var. Neyin doğru, neyin yanlış olduğu konusunda en iyi kararı onlar veriyor. Ama hep İbrahim Toraman manşetlerde oluyor. Böyle olaylar birçok takımda yaşanmıştır. Bir iki günde unutulmuştur. Ama benim en ufak bir olayımın manşetlere taşınması beni üzüyor. Hem bana hem takıma zarar veriyor. Bu kadar uzatılmaması gerekiyor."



"Hocamız ve arkadaşlarımız işin gerçeğini biliyor"


İbrahim Toraman, Sezer Öztürk ile yaşadığı olaylara da açıklık getirdi. Geçmişte, eski takım arkadaşı İbrahim Üzülmez ile yaşadığı olayda da konuşmadığına dikkati çeken tecrübeli oyuncu, "Başımızdaki insanlar doğruyu görüyor ve kararlarını veriyor. Bir yalanlama yapmak istemiyorum. Geçmiş olaylarda da konuşmadım, bunda da konuşmadım" ifadelerini kullandı. Sezer Öztürk'e tamamen iyi niyetli bir şekilde uyarılarda bulunmaya çalıştığını belirten İbrahim Toraman, şunları kaydetti: "Takımın daha iyi olması için arkadaşıma naçizane ufak uyarılarda bulundum. Belki o anki mutsuzluğu veya başka bir durumdan dolayı olay bu hale gelmiştir. Birilerini uyarmayacaksak o zaman hiçbir şey yapmamamız lazım. Çok yalan
haber çıkıyor. Zaten hocamız ve arkadaşlarımız işin gerçeğini bildiği için konuşmaya gerek duymadım. Hatam olsaydı hocamızdan ve herkesten özür dilerdim. Tamamen iyi niyetimden olan şeyler."



Yaşanan olay


Takım arkadaşıyla odada yaşanan olaylar konusunda ise siyah-beyazlı oyuncu sözlerini şöyle tamamladı: "Maç bittikten sonra her zaman oyunun kritiği yapılır. Herkes birbirine bir şeyler söyler. Saha içinde ufak bir olay oldu. Ben temposunu yükseltmesi gerektiğini söyledim. O da bana 'tempon düşük' dedi. Tabii ki maç oynamadığımız için tempomuz düşük. Olay tamamen bundan kaynaklı. Tartışmadan doğan bir şey. Uçakta bir şey yok.
İstanbul'a geldik, kendisiyle odamda konuşmak istediğimi söyledim. Tamamen konuşmak için hareket ettim. Ancak bazı tavırlar o noktaya getiriyor. Yaşananlar doğru şeyler değil. Bazen istemediğiniz halde olayların içinde kendinizi buluyorsunuz."

21847161.jpg


Bayramlaşma töreni sırasında Başkan Orman, İbrahim Toraman'a yakın ilgi gösterdi.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Akçay: Ben hayal satmam


21847826.jpg
[h=2]Trabzonspor Teknik Direktörü Mustafa Akçay, hayal satıcısı olmadığını belirterek, "Ben hayal satmam. Gerçeklere yönelik hareket etmeyi, gerçeklerin konuşulmasını uygun buluyorum. Benim gibi adamların asılması kolaydır, kolay olabilir" dedi.[/h]


Teknik Direktör Akçay, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi. Oyuncuların performansının arttığını, Olcan'ın da milli takımda iyi bir görüntü ortaya koyduğunu belirten Akçay şunları söyledi: "Milli takıma sadece Olcan'ın gideceğini düşünmüyorum. Fatih hocanın adaletli ve adil davranışlardan biraz daha cesaret alarak biraz daha ileriye gitmeyi düşünüyorum. Bu sayının 3'e 4'e ulaşmasını umuyorum. Saha içindeki performansımız bu şekilde devam ettiği takdirde yüzde 30 daha gelişim bekliyoruz. Fiziksel ve taktiksel olarak böyle potansiyelimiz var. Bu gerçekleşirse milli takıma giden oyuncu sayısının 3-4'e çıkacağını düşünüyorum."



"GALATASARAY, FENERBAHÇE VE BEŞİKTAŞ'IN KADRO YAPILARI GÖRÜNTÜ OLARAK BİZİM ÜZERİMİZDE"


Akçay, ligde bazı takımların kadro yapısı olarak diğer takımlara oranla üstün olduğunu da vurgulayarak, "Galatasaray, Fenerbahçe ve özellikle son hamleleriyle Beşiktaş'ın kadro yapıları hem görüntü, hem de harcama olarak bizim üzerimizde gözüküyor. Trabzonspor'un kadrosuyla ilgili algıda, geçen yıldan kalmış olan bir takım, birikmiş eksiklikler ve güven sorunu var. Oysa ben sayfayı biraz daha tersine çevirerek kadromuzun hiç de küçümsenecek gibi durmadığını görüyorum. Burada önemli bir şey devreye giriyor. Taktik, fiziksel, moral ve motivasyonla bu kadroyu içinde bulunduğu ortamın seviyesinden daha yukarılara çıkarabilirsiniz. Bununla uğraşıyoruz" diye konuştu.




"FATİH HOCADAN SONRA MİLLİ TAKIMIN YÜZÜNÜN DEĞİŞECEĞİNE İNANIYORUM"


Akçay, milli takımdaki oyuncu sayısının artacağına inandığını da ifade ederek, şöyle konuştu: "Siz ne kadar plan yaparsanız yapın karşınızdaki insanların size ne kadar inandığı, benimsediği, kendisini nasıl ve hangi şeye, hangi ideale motive ettiği önemlidir. Bugün biz Olcan ile ilgili yol kat ettiysek bunun başarılmasında Olcan'ın katkısı oldukça büyüktür. 'Seni solbek oynatacağım' dediğimde Olcan bana, 'Hocam, takımım için solbek oynamam gerekiyorsa bunu seve seve yaparım. Hiçbir kompleksim olmadan uyarım, hazırım' dedi. Bu bir antrenörün oyuncusundan duyması gereken en güzel cevap. Neden Olcan büyüyor? İşte bu yüzden. Kendini büyütmek daha iyi duruma gelmek isteyen bir yığın oyuncunun takımda olduğunu görüyoruz. Fatih hocadan sonra milli takımın yüzünün değişeceğini düşünüyorum. Yeni ve bir takım radikal hamleler bekliyorum. Bu hamleler içerisinde Trabzonspor'dan birkaç oyuncunun daha olacağı beklentisi içerisinde yaşıyorum."




"BENİM GİBİ ADAMLARIN ASILMASI KOLAYDIR"


Takımın sergilediği futbolun eleştirilmesinin normal olduğunu ancak defansif oyun anlayışından vaz geçmeyeceğini de ifade eden Akçay, "Oyun kalitesinin saha içerisinde yükseltilmesini istemek bir teknik adamın hayal ettiği, beklediği bir durumdur. Ama biz hayal satıcısı değiliz. Ben hayal satmam. Gerçeklere yönelik hareket etmeyi, gerçeklerin konuşulmasını uygun buluyorum. Benim gibi adamların asılması kolaydır, kolay olabilir. Toplumun popülist beklentilerine cevap vermeyen ya da o yönde düşünmeyen çoğu adam, geçmişe bakıldığında sosyal toplumsal olaylarda hepsi asılmıştır. Trabzonspor geldiği nokta itibariyle rakibine üçüncü bölgede baskı yapan, onu her alanda sıkıştıran, sonra üçüncü bölgede kazandığı toplar ile sonuca giden oyun anlayışına şu anda dönüşemez. Böyle bir oyun anlayışıyla takımı sahaya sürmeyeceğim. Yine savunma anlayışıyla devam edeceğim. Bu sabrı göstereceğiz" diye konuştu.




"TRANSFERDE YERLİLERE YÖNELİK STRATEJİ BELİRLEYECEĞİZ"


Transfer çalışmalarıyla ilgili de konuşan Akçay, konuyla ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı: "Transfer sadece bir teknik adam, ya da yönetime bırakılmamalı. Transfer bir kulübün bütçesinin yüzde 60-70'ini oluşturuyor. Demek ki bu konuda dikkatli olacaksınız. Bir teknik adam olarak her şeyi talep edebilirsiniz ama ne kadar kalış süreniz var? Ben transferi böyle yürütmek istemem. Bence transferde izlenecek yol istişareye dayalı olmalı. Kulübün ekonomik yapısına, gelecekle ilgili planlarına uyan transferlerin yapılmasını uygun buluyorum. Takımda yabancı oyuncu sayısının fazlalığı ve yabancı kontenjanının da gelecek sezon düşeceği düşünüldüğünde yerli oyuncuya yönelik bir strateji geliştirmenin de daha doğru olacağını düşünüyorum."




"VOLKAN ŞEN VE BATUHAN'I GERİ KAZANMAK İÇİN KADRO DIŞI BIRAKTIK"


Akçay, kadro dışı bırakılan Volkan Şen ve Batuhan Karadeniz konusunda da ilk kez konuştu. Bu oyuncuların geri dönüşünün zor olduğuna vurgu yapan Akçay, şunları söyledi: "Oyuncuyla ilgili bir takım bilimsel pedegojik ve psikilojik desteklerden sonra hala uyum sorunu varsa,
futbol içinde öğrenilmiş bir tutumla hareket ederek kadro dışı bıraktık. Amacımız kadro dışı bırakırken oyuncuların iyileşerek geri gelmesini sağlamaktı. Kadro dışı temelinde insani bir yan, geri kazanım yanı vardır. Biz de bu beklentilerle kadro dışı bıraktık. Ancak gelinen noktada arkadaşlarımızın aidiyet duygularında, ya da geri dönmek için kendi planları içerisinde bazı tavırlarının olmaması bir süre sonra bizden ayrılmalarını gerektirecek bir durum yaratacaktır. Ama bizim şu anda önceliğimiz veya vereceğimiz karar onların geriye dönüş için yapacağı hareketlere bağlı olacaktır. Şu anda Batuhan'ın izlediği yol ve politika kulüp içinde tekrar kabul edilebilirliğini zorlaştırıyor. Aldığımız raporlara göre Batuhan'ın hala antrenman eksikliği ve antrenman devamlılığıyla ilgili problemleri var."



"ÜNAL KARAMAN İLE HİÇBİR SORUN YAŞAMADIM"


Akçay, görevinden ayrılan eski Sportif Direktör Ünal Karaman ile hiçbir sorun yaşamadığını da vurgulayarak, "Gelişlerimiz ve gidişlerimiz kulüplerin ihtiyaçlarına göre olur. Gelirken duyduğumuz heyecan ve isteğin giderken de üzüntümüze rağmen o müesseseleri koruyarak gitme yönünde olmalı" dedi.




"İSMİMİN BANK ASYA ETİKETİYLE ÖZDEŞLEŞTİRİLMESİYLE İLGİLİ YAŞADIĞIMIZ SIKINTILAR OLABİLİR"


Akçay, göreve geldiği günden itibaren Bank Asya'dan gelen hoca etiketiyle karşılaştığını da ifade ederek, "Yaşım 50. 25 yıldır futbolun içerisinde çalışıyorum. 35-40 yaşında gelmiş olsaydım belki komplekslerim olabilirdi. Oyuncularla kurmuş olduğum iletişimde aksaklıklar yaşayabilirdim, egosu yüksek bir adam olabilirdim. Mustafa Akçay'ın isminin Bank Asya etiketi ile özdeşleştirilmesiyle ilgili yaşadığımız sıkıntılar olabilir. Oyuncularınız sizi ilk başta bu etiket ile kabullenmiş olabilir. Ama biz oyuncularımızın yanına yaklaşarak, zaman zaman çatışarak, zaman zaman gülerek bu sorunları aştık" diye konuştu.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Dünya rekorunu yine bir Türk kırdı


21844890.jpg
[h=2]Su altı milli takımından Derya Can, "değişken ağırlıklı, ip destekli ve paletsiz derin dalış" dalında 61 metre olan Şahika Ercüment'e ait dünya rekorunu 70 metreyle kırdı.[/h]


Derya Can, dünya rekoru dalışını
Antalya'nın Kaş İlçesi'ndeki Çukurbağ Yarımadası Hidayet Koyu'nda yaptı. Can'ın rekor dalışı Dünya Su altı Federasyonu hakemlerinden Rus Igor Orel, İspanyol Nicalaus Asoza Garcia ve Su altı Sporları Federasyonu Serbest Dalış Teknik Kurul Başkanı Levent Ucuzal gözetiminde yapıldı. Derya Can'a sponsoru Arnica Küçük Ev Aletleri'nin Yönetim Kurulu Başkanı Serhan Akın ile bağlı olduğu ODTÜ SAS Kulübü'nden 21 kişilik ekip de eşlik etti.



HAVA MUHALEFETİYLE ERTELENEN REKOR




Kaş'ta dün sabah yapılması planlanan ancak şiddetli rüzgar nedeniyle akşam saatlerine ertelenerek 18.15'te başlayan rekor denemesinde Derya Can, değişken ağırlıklı, ip destekli ve paletsiz derin dalış dalındaki 61 metre olan Şahika Ercüment'e ait dünya rekorunu 70 metreyle geçti. Derya Can, yeni dünya rekorunu 1 dakika 56 saniyede kırdı. Rekor dalışı sonrası Türk bayrağı açılarak denizde kutlama yapıldı. ODTÜ SAS Kulübü ekibi de rekoru alkışlarla karşıladı.




2 AYDA REKOR GELDİ



Yeni dünya rekoru sahibi ODTÜ SAS Kulübü sporcusu Derya Can, rekor sonrası yaptığı açıklamada, "Çok uzun zamandır planladığım bir rekor denemesiydi. Dünya şampiyonasından sonra 2 aylık kısa bir çalışma sürem oldu. Bu 2 ayda çok çalıştık. Bu rekoru Cumhuriyetimizin kuruluşunun 90'ıncı yılı için kırdım. Ülkemize, milletimize hayırlı olsun" dedi.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Gökhan Gönül sakatlandı


20351261.jpg
[h=2]Fenerbahçe'nin milli futbolcusu Gökhan Gönül'ün sağ bacağının arka üst adalesinde ödem tespit edildi.[/h]

Sarı-lacivertlilerin bugün yaptığı antrenmanı sakatlanarak tedbir amaçlı yarıda bırakan Gökhan'ın sağlık durumuyla ilgili kulüpten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Sabah saatlerinde gerçekleştirilen antrenmanda sağ arka üst adalesinde ağrı hissederek antrenmanı yarıda bırakan Gökhan Gönül'ün çekilen MR sonucunda sağ bacağının arka üst adale grubunda 8-9 santimetrelik bir ödem tespit edilmiştir. Oyuncumuzun tedavisine başlanmıştır."

Tecrübeli futbolcunun, Spor Toto Süper Lig'de 20 Ekim Pazar günü deplasmanda Kayseri Erciyesspor ile oynayacakları maçta forma giymesinin zor olduğu öğrenildi.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Ronaldinho'da Beşiktaş'ı üzen haber


20229877.jpg
[h=2]Beşiktaş'a transferi gündemde olan Ronaldinho'nun sağ baldırında 3. derece yırtık tespit edilirken, yıldız futbolcunun sahalara dönmesinin uzun sürebileceği açıklandı.[/h]

Ronaldinho'nun sağlık durumu ile ilgili açıklamalarda bulunan Atlético-MG kulübü doktoru Rodrigo Lasmar, oyuncunun sakatlığının ciddi olduğunu ve beklentilerin aksine uzun bir hazırlık çalışması gerekebileceğini söyledi. Doktor Lasmar, bu futbolcunun en iyimser olasılıkla gelecek yılın ilk aylarında tam performansla takımına katkıda bulunabileceğine dikkat çekerek, "Çalışmalara erken başlayabilir, ama forma giymesi uzun sürebilir" sözlerini etti. Kulüp doktoru Lasmer, futbolcunun sağ baldırındaki 3. derece olan yırtığın tedavisine başladıklarını da hatırlatarak, "Önümüzdeki 10 gün içinde çalışmalara başlar, ama görünüşe aldanmayalım. Sağlık heyeti eşliğinde uzun süreli bir antrenman dönemi Ronaldinho'yu bekliyor" açıklaması yaptı.

Bu arada Brezilya basını, Ronaldinho'yu devre arasında transfer etmek isteyen kulüplerin bu düşüncesini ertelemek zorunda kalacağını yazdı. Doktorların Ronaldinho'yu Aralık ayında Fas'da düzenlenecek Dünya Kulüpler Turnuvası'na yetiştirmeye çalıştığını vurgulayan gazeteler, yıldız oyuncunun bu turnuvada forma giymesi halinde bile kulübünde kalabileceğini iddia ettiler.

Beşiktaş İkinci Başkanı Ahmet Nur Çebi, bir gazeteye verdiği demeçte Ronaldinho'nun menajeri ile görüşmeler yaptıklarını belirtmiş ve bu oyuncunun Ocak ayında Beşiktaş forması giyebileceğini açıklamıştı.
 
Üst