Atatürk'ün mezarında şaşırtan görüntü!

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
[h=2]Mustafa Kemal Atatürk'ün naaşının bulunduğu tabut 10 Kasım 1953'te Anıtkabir'e naklinden bir gün önce açıldı. Atatürk'ün yüzü, yapılan tahnit işleminin başarısı nedeniyle vefatından 15 yıl sonra bile hasta yatağında sanki uyuyormuş gibi duruyordu[/h]
kun_mezarinda_sasirtan_goruntu13840577900_h1093505.jpg



Atatürk'ün naaşı, Anıtkabir'deki ebediistirahatgahine nakli öncesinde Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabirde tutuldu. Naaş, 10 Kasım1953'te Anıtkabir'e törenle nakledildi. Ali Güler'inSarı Paşa - İnsan Atatürk kitabında yer verilenbilgiye göre, Profesör Kamile Şevki Mutlu, Atatürk'ün Anıtkabir'e naklinden önce tabutunun açılması anını şöyle anlattı:"Yüksek Sanat Okulu grubundan gül ağacı tabutun kapağını açmalarını rica ediyorum. Ne çevik veenerjik bir çalışma. Vidaların sökülmesi dakika sürmüyor. Eşimin ve öbürlerinin yardımıyla katafalka çıkıyorum. Gül ağacı tabut içinde her yanı lehimli galvaniz tabut görünüyor. Bunun kapağının yalnız üç kenarında lehimin sökülmesini istiyorum. Bu da hemen yerine getiriliyor. Lehimi sökülmeyen kenarın da dışa çevrilerek kapağın açılmasıyla derin bir rahatlığa kavuşuyorum. Duyduğum rahatlığın nedeni naaş ile galvaniz tabut arasındaki boşlukları silme dolduran ince tahta tozunun ıpıslak oluşu ve koruyucu eriyikteki şimik maddelerin kokusunu almış olmam coşkum artıyor. Demek Ata'nın fizik varlığını hiç bozulmamış olarak yaşamının sona erdiği anda nasılsa öylece görebileceğim. Oysa kulaklarımıza ne söylentiler gelmişti.
Konservasion
iyi yapılmamış. Çürüyüp bozulma sonucu meydana gelen fazlarla tabut patlamış, nöbetçi er kokusundan bayılmış ve daha neler...


Meclis Başkanı Ata'nın yüzünü görünce bayıldı


Bu dedikodulardan yıllarca bir doktor ve bir patalog olarak nasıl üzülmüşüm. Şimdi ise şu ıslak tahta tozu ve şimik maddelerin özel kokuları bana her işin yolunda yapılmış olduğunu kesin olarak haber veriyordu. Tahta tozu tabutun ayak yönüne doğru toplandı. Naaş kahverengi muşamba ile sarılı olarak göründü. Yüzünü örten ıslak pamuk kitlesi kaldırılınca Ata'nın heykel gibi duran yüzü ile karşılaştım. Ata ve eseri bir an birbirimize bakıştık sanki... Uzun sarı saçlarından ince bir tutam sol göz kapağının üstüne düşmüş. Ata sanki yıllarcaönce Dolmabahçe Sarayı'ndaki hasta yatağında uyuyor... Ağzımdan hemen şu sözler döküldü: bu konservasyonu Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nin eski hocalarından Profesör Lütfi Aksu yapmıştı, kendisi de iki yıl önce öldü, nur içinde yatsın... Evet, ideal bir konservasyondu bu. Sayın hoca konservasyon eriğinden iki şişe doldurup ağızlarını lehimlemiş, üzerine yapıştırdığı etiketlerine eriğin kimyasal yapısını yazmayı bile unutmamış ve şişeleri Ata'nın koltuklarına yerleştirmişti. Başımı iki yana çevirdiğim zaman kimse nefesbile almıyor sandım. Aşağıda duran komite üyelerine (Yüzünü görmek ister misiniz?) dedim. Ansızın bir fısıltıyla karışan geri çekilir gibi bir hareket ve sonra yine derin sessizlik. Saygı duruşundaki subaylara varıncaya değin herkesin bir bir katafalka çıktığını, hele Meclis Başkanı Abdulhalik Renda'nın Ata'nın yüzü ile karşılaşır karşılaşmaz tabutun yanına yığıldığını unutmam...
Komite üyelerine naaşın tahta tabuta hemen o gün konulmasının sakıncalarını ve bu işin Anıtkabir'e götürme törenin yapılacağı ertesi sabahın erken saatlerine bırakılmasının bilimsel zorunluluğunu açıklıyorum. Numune Hastanesi'ne gönderdiğim Doktor Şerif Yazgan'a bir miktar fiksatör hazırlatıp galvaniz tabut içine ekliyoruz. Kapak yeniden lehimleniyor, üzerine gül ağacından tabut kapağını da koydurtuyorum ve oradan ayrılıyoruz."

ajpg_h124.jpg


Kaynak: Milliyet


http://www.haber7.com/guncel/haber/1093505-ataturkun-mezarinda-sasirtan-goruntu
 

KaRaHaN

Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
12 Eki 2010
Mesajlar
7,127
Tepki puanı
442
Puanları
0
Yaş
43
Emeğine sağlık güzel paylaşım tüylerim diken diken oldu nur içinde yatsın Ulu önderimiz
 

*USTA

Mustafa USTA, T.C Vatandaşı,
Genel Başkan
09-Aydın
Katılım
9 Eki 2010
Mesajlar
33,538
Tepki puanı
1,680
Puanları
113
Yaş
55
Naaşın bozulmadan kalmasındaki sebep sadece kimyasal maddeler ve kullanlan teknikler mi ? yoksa işin içinde dini meseleler mi var dersiniz,malum Allah'ın sevgili kullarının cesetleri bozulmadan kalıyor...
 
Üst