29.10.2013 Haberler

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
"Öcalan'ın dış dünya ile teması kolaylaşmalı"

[h=2]BDP'li Selahattin Demirtaş, barış sürecinin şu anda "yokuş tırmandığını" belirterek, "Şimdi hükümet birkaç adım atarsa örneğin Sayın Öcalan'ın dış dünya ile temasını kolaylaştıracak müzakerelere başlarsa süreç birkez daha yokuş aşağı inip hızlanabilir" dedi.[/h]

unya_ile_temasi_kolaylasmali3413830051980_h1089209.jpg


Demirtaş, BDP'nin ABD Temsilciliği tarafından başkent Washington'da düzenlenen "Yeni Ortadoğu'da Kürtlerin Rolü" konferansında konuşma yaptı.Yaklaşık bir yıl önce başlayan çözüm sürecinde yaşananları anlatan Demirtaş, çözümün birlik içerisinde olması, çokluğun herkesi kabul etmesi ve iktidarı paylaşmanın herkes tarafından kabul edilmesinin gerekliliğine vurgu yaptı."AK Parti hükümeti, Kürtlerle konuşuyor olmayı, siyaset yoluyla bu sorunu çözmeyi Kürtlere sunulmuş bir lütuf olarak görmektedir" diyen Demirtaş, Kürtlerin ortaya koyduğu çözüm önerilerinin Türkiye'yi zayıflatacak bir yaklaşım içermediğini kaydetti.
Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Biz aslında Ortadoğu'da mücadele eden bütün Kürt hareketleri olarak kimseye düşmanlık yapmadan, asla silahlı çözüm yöntemlerini istemeden, arzulamadan barış içerisinde çözüme ve özgürlüğe kavuşmak istiyoruz. Biz belirli olarak bu süreçte, Ortadoğu'nun çözüm sürecinde, kendi ülkemizde, bugün vatandaşı olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti devleti dahil olmak üzere her yerde sınırların değiştirilmeden, ülkeleri bölüp parçalayıp yeni sınırlar çizmeden, kendi özgürlüğümüzü ama statümüzü de kazanacağımız bir çözüm sağlayabiliriz. Bunun siyasi mücadelesini sürdürüyoruz."


"SÜREÇ ŞİMDİ YOKUŞ TIRMANIYOR"


Çözüm süreçlerinin sabır istediği gibi savaşmaktan çok daha zor bir dönem olduğuna işaret eden Demirtaş, şöyle devam etti:
"Ne kadar süreceğini kestirmek zordur ama önemli olan tarafların masada kalma iradelerini sürekli canlı tutabilmektedir. Biz son bir yıldan beri devam eden müzakerelerin bir tepki ve müzakereye dönüşmesini istiyoruz. Şimdi artık tarafların masaya bir proje koyması, bu proje etrafında konuşması gerek ve tabi ki üçünü bir izleme ve gözlemci kesimin de masada olması lazım. Türkiye'de hükümetin bunu kolay kolay kabul etmediğini görüyoruz çünkü nitelikli bir müzakereden kaçmak için bahane üretiyor."Demirtaş, ülke içinden ve dışından sürece dahil olmak isteyen birçok kesime hükümetin kapılarını açması gerektiğine vurgulayarak, yaklaşık bir yıl önce başlayan barış sürecinin hızında yavaşlama olduğunu ifade etti. AK Parti hükümetinin son dönemlerdeki yaklaşımını eleştiren Demirtaş, şunları kaydetti:
"Süreç başladığında yokuş aşağı çok hızlı gidiyordu, yaz aylarında düze indi, şimdi ise yokuş tırmanıyor. O yüzden daha yavaş, zorlu gelişiyor. Şimdi hükümet birkaç adam atarsa örneğin Sayın Öcalan'ın dış dünya ile temasını kolaylaştıracak müzakerelere başlarsa, süreç bir kez daha yokuş aşağı inip hızlanabilir.Sonrasında da barış süreci hep böyle gidecek zaten."


"REJOVA KÜRDİSTANI'NA AMBARGO UYGULANIYOR"


Selahattin Demirtaş, Suriye'nin kuzeyinde yaşanan gelişmelere de değinerek, burada radikal grupların halka yönelik uyguladığını ileri sürdüğü şiddetin kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
"Cihadist grupların bugün Suriye'de Rejova bölgesinde halka yönelik yaptığı katliamların, terörist saldırıların hiçbir gerekçesi olamaz" ifadesini kullanan Demirtaş, konuyla ilgili şöyle devam etti:"Elbette Suriye'de Esed rejimine karşı direnen muhalefetin mücadelesinin anlamlı olduğunu kabul ederiz. Ama radikal grupların yaptıklarını bunlardan ayırmak gerekiyor. Belki konjonktürel olarak bir bölgede istikrarsızlık yaratma adına, bu grupları destekleyen ülkeler kısa vadede fayda sağladıklarını düşünüyor olabilirler ama uzun vadede herkesin başına bela açan bir anlayışa sahip olduğunu biliyoruz. Rejova Kürdistanı'na insani yardımlar açısından, sınır kapılarının ticarete kapılı olması açısından bir ambargo uygulanıyor. Abluka uygulanıyor. Özellikle Türkiye'ye açılan birkaç sınır kapısının koşulsuz bir insani yardıma ve günlük ticareti açılması, orada yaşayan milyonlarca insanın geleceği açısından, kadınların ve çocukların yaşamlarını sürdürmesi açısından çok önemlidir. Uluslararası toplumun yaptığı birçok insani yardım Türkiye tarafından Suriye muhalefetine gönderiliyor ve maalesef bunların bir kısmı cihadist gruplara gidiyor. Ama Rejova'daki Kürtlere insani yardım ulaştırmamız engelleniyor."Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini ileri süren Demirtaş, iddialarını şöyle sürdürdü:"Sayın Davutoğlu, sınır kapılarının ticarete açılmasını veya insani yardım götürülmesini şu koşula bağlıyor: PYD, açıkça Esed'e karşı tavır almazsa ve Suriye muhalefetinin içinde açıkça yer almazsa, biz bunları yapmayız diyor. Rejova'daki çocuklara tıbbi yardım gönderebilmek, orada morfinsiz ameliyat yapan doktorlara ilaç gönderebilmek için Sayın Davutoğlu'nun bu koşullarının yerine gelmesi mi gerekiyor Şu anda Rejova bölgesine sınırlı gıda yardımı gönderebiliyoruz. Onun dışında hiçbir yardım geçişine izin verilmiyor, özellikle tıbbı malzeme geçişine Türkiye tarafından izin verilmiyor."Konferansın başka bir oturumunda söz alan BDP Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Başkan Yardımcısı Nazmi Gür de AK Parti hükümetinin çözüm sürecinde son dönemlerdeki tutumunu eleştirdi."Geride kalan bir yıllık sürede PKK üzerine düşeni yaptı" diyen Gür, demokratikleşme paketinin kendileri için hayal kırıklığı oluşturduğunu söyledi.

Kaynak: AA

http://www.haber7.com/ic-politika/haber/1089209-ocalanin-dis-dunya-ile-temasi-kolaylasmali
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Umuda yolculuk çölde son buldu

[h=2]Her defasında denizlerde tekne faciası olarak okuduğumuz haberlere bu kez tersi eklendi... Nijer'de Sahra Çölü'nü geçerek Avrupa'ya gitmek için kamyonlarla yola çıkan kaçak göçmenlerden 5'i, araçlarının bozulması üzerine susuzluktan öldü, 35'i kayboldu.[/h]
umuda_yolculuk_colde_son_buldu13829948330_h1089185.jpg


Nijer'in kuzeyinde Agadez kentinin Belediye Başkanı Rhissa Feltou, ay başında "en az" 60 kaçağı taşıyan iki aracın, Cezayir'in Tamanrassett kentine gitmek üzere Agadez'in kuzeyinde Arlit'ten yola çıktığını söyledi.Feltou, araçlardan birinin yolda bozulması üzerine yardım bulma umuduyla küçük gruplara ayrılarak yürümeye başlayan göçmenlerden 5'inin öldüğünü, 35'inin kaybolduğunu belirtti.Hayatta kalanların, günler sonra Arlit'e ulaşarak, orduyu alarma geçirdiği, arasında kadın ve çocuklar bulunan kayıp 35 kişiyi arama çalışmalarının ise sonlandırıldığı belirtildi.Cesetleri bulunan 5 kişiden 2'sinin kadın, 3'ünün 9 ila 11 yaşlarındaki kız çocukları olduğu kaydedildi.

SON TRAJEDİ İTALYA'DA YAŞANMIŞTI


Üçüncü dünya ülkelerinden daha iyi bir yaşam umuduyla yola çıkan kaçak göçmenlerle ilgili son trajedi ay başında İtalya'da yaşanmıştı. İtalya'nın Lampedusa Adası'na ulaşmak isterken adanın birkaç mil açığında, içinde 518 kişiyle alabora olan teknede 366 kaçak yaşamını yitirmişti.


Kaynak: AA

http://www.haber7.com/afrika/haber/1089185-umuda-yolculuk-colde-son-buldu
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Netanyahu: İran'ı önlemekte kararlıyız

[h=2]İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran'ın nükleer silah üretmesini önlemede kararlı olduklarını söyledi.[/h]
min_netanyahudan_sert_aciklama13806500480_h1080709.jpg


Netanyahu, Nijerya Devlet Başkanı Goodluck Jonathan ile görüşmesi öncesinde düzenlenen ortak basın toplantısında, teröre karşı mücadelede Nijerya ile ortak çıkarlara sahip olduklarını vurgulayarak, "Dünyada terörün önde gelen destekçisinin İran olduğunu ve nükleer silah geliştirme programına devam ettiğini" ileri sürerek, "İran'ın nükleer silah üretmesini önlemede kararlıyız" dedi.İran ile Avrupa Birliğinin (AB) başkanlık ettiği BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (P5 1) arasındaki nükleer müzakerelere değinen Netanyahu konuşmasını şöyle sürdürdü:"İranlı yetkililer son görüşmelerin yapıcı ve faydalı geçtiğini söylemişler. Eminim İran için yapıcı ve faydalıdır. Çünkü uranyum zenginleştirmeye devam ederek nükleer silah için ayrıştırılabilir üretmeye zaman kazandılar."Netanyahu, "İran'ın nükleer silaha sahip olmamasının, Nijerya, Afrika ve Ortadoğu'daki ülkeler için önemli olduğunu" sözlerine ekledi.Jonathan ise İsrail ile Nijerya arasındaki ilişkileri daha da ileriye taşıma arzusunda olduklarını dile getirdi.
Kaynak: AA


http://www.haber7.com/ortadogu/haber/1089193-netanyahu-irani-onlemekte-kararliyiz
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Bahçeli'den sert Ahmet Kaya tepkisi!

[h=2]MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, Ahmet Kaya'ya Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü verilmesini eleştirdi.[/h]
onustu_partiden_ihrac_edilecek13815066620_h1084208.jpg


Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nün müzik dalında; bölücülükten, terör örgütü yandaşlığından sicil almış ve sabıka yemiş bir PKK'lıya vefatının üzerinden 13 yıl sonra tevdi edilmesi Türk milletine saygısızlığın ve nankörlüğün aldığı boyutu göstermesi bakımından ibretliktir" dedi.Bahçeli, Cumhuriyet'in bağımsızlık ülküsü etrafında mutlak anlamda buluşan ve birleşen aziz milletin, örneğine az rastlanır bir irade ve cesaret ile zafere ulaştırdığı Kurtuluş Savaşı'nın neticesi olduğunu söyleyerek; şöyle devam etti:"Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde ilan edilen Cumhuriyet'imiz, vatan ve millet sevdasının ölmez eseri olarak vücut bulmuş ve kutsal vatanımızın geleceğini şekillendirerek milletin gücünü tescillemiştir. Aziz şehitlerimizin kanlarıyla suladığı vatan topraklarında; kişilere, ayrıcalıklı kesimlere, elitlere veya zümrelere dayalı yönetim yerine, milletin hakimiyeti kurumsallaştırılmış ve kararlaştırılmıştır. Cumhuriyet; fikren, zihnen ve vicdanen hür nesilleri hedefleyen, milli irade ve egemenliği şart koşan muhterem bir millet projesi olarak gönlümüzde ve vicdanımızda her daim yaşayacak ve yaşatılacaktır. Hiç kuşkusuz ki, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin garantisi ve teminatı Cumhuriyet'in mesaj ve ruhunda saklıdır."

'36 ETNİK GRUP TETİKÇİLİĞİNE SOYUNANLARIN CUMHURİYET'İN ANTİ TEZİ OLDUKLARI ARTIK RESMİLEŞMİŞTİR'


Bahçeli, yayımladığı mesajda Cumhuriyet'i yıkmak isteyen mihraklar olduğunu öne sürerek şunları kaydetti;
"Cumhuriyet dışında macera arayanlar, ham ve kuru hayallerin peşinden koşarak Cumhuriyet'in başına numara iliştirmeye çalışanlar, Cumhuriyet yanlısı görünüp de en üst düzeyde karşı hareket içinde bulunanlar yanlış ve yozlaşma içinde kıvrananlardan başkası değildir. Cumhuriyet'i yıkmak için ortam ve fırsat kollayan mihraklarla, Cumhuriyet kutlamalarını krize dönüştüren kesimlerin aynı karanlık hedefe hizmet etmeleri çok acı ve vahim bir durum olarak gün yüzüne çıkmıştır. Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının; birliğe, beraberliğe ve sevgiye kaynaklık etmesi gerekirken kavga ve kargaşaya yol açması maksatlı faaliyet ve niyetlerin ne kadar mesafe aldığını göstermektedir. Ayrıca Türk milletini reddeden, milleti anonim bir kalabalık ve isimsiz bir yığın görmekle kalmayıp 36 etnik grup tetikçiliğine soyunanların Cumhuriyet'tin anti tezi, karşı kutbu ve muarızı oldukları artık resmileşmiş ve alenileşmiştir. Cumhuriyet Bayramı'nı değersizleştirip alanını daraltanlarla, yangına körükle giderek Cumhuriyet hazımsızlarına koz verenlerin gerçekte bir elmanın iki yarısı oldukları belli ve ortadadır. Bu milli bayramı hesaplaşma ve restleşme sahası olarak görüp, huzursuzluk ve cepheleşmeyi ileri dereceye taşıyanlar, millet hafızasından çıkmayacak ve demokratik cezadan kurtulamayacaktır."

'TÜRK MİLLETİNE SAYGISIZLIĞIN VE NANKÖRLÜĞÜN ALDIĞI BOYUTU GÖSTERMESİ BAKIMINDAN İBRETLİKTİR'


MHP Lideri
, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nün Ahmet Kaya'ya verilmesini de eleştirerek, şu ifadeleri kullandı:
"Cumhuriyet'in 90. Yılını idrak ettiğimiz şu günlerde, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nün müzik dalında; bölücülükten, terör örgütü yandaşlığından sicil almış ve sabıka yemiş bir PKK'lıya vefatının üzerinden 13 yıl sonra tevdi edilmesi Türk milletine saygısızlığın ve nankörlüğün aldığı boyutu göstermesi bakımından ibretliktir. Cumhura baş olmayı, bölücü örgüt taraftarlığının aklanması ve ödüllendirilmesi olarak görenlerin bu yanlış ve izahı olmayan kararından dönmesini beklemek en tabii ve ahlaki hakkımızdır. Devletin tepe noktasında bulunanların, Cumhuriyet'i yıkma emelinde olanlarla aynı kareye girmeleri, bu mihrakları taltif ve mükâfatlandırmaları her şeyden önce kendi isimlerini lekeleyecek, saygınlıklarına da gölge düşürecektir. Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenlerin bölücülük yarışında değil, hizmet ve eser üretme mücadelesiyle isimlerinden bahsettirmeleri en halisane dileğimizdir. Bu düşüncelerle, adıyla oynanan büyük Türk milletinin Cumhuriyet Bayramı'nı en samimi duygularımla tebrik ediyor, bilhassa kutlu varlığının sonsuza kadar devam edeceğini herkesin bilmesinde fayda görüyorum."


http://www.haber7.com/siyaset/haber/1089119-bahceliden-sert-ahmet-kaya-tepkisi
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Eminağaoğlu'ndan tartışılacak cinayet kararı!

Çankırı'da kendisini aldattığını öne sürdüğü eşine kurşun yağdırarak öldüren kadın serbest kaldı!

an_tartisilacak_cinayet_karari13829885280_h1089156.jpg


Çankırı'da kendisini aldattığını öne sürdüğü eşi tarafından vurulan adam, kaldırıldığı hastanede öldü. Karataş Mahallesi Cami Sokak'ta yaşayan C.S. (56) ile kocası A.S. (59) arasında aldatma nedeniyle tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine C.S, eşini tabancayla yaraladı.Çankırı Devlet Hastanesine kaldırılan A.S, buradaki müdahaleye rağmen hayatını kaybetti.C.S, polis tarafından gözaltına alındı, ruhsatlı silahın A.S'ye ait olduğu öğrenildi.

ÖMER FARUK EMİNAĞAOĞLU TARAFINDAN SERBEST BIRAKILDI


Gözaltındaki sorgusu tamamlandıktan sonra mahkemeye sevkedilen C.S. (56), Çankırı'da hakimlik yapan ve olay günü nöbetçi hakim olan eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu tarafından serbest bırakıldı. YARSAV Başkanı iken açıklamaları ile gündeme gelen Eminağaoğlu, bu kez de verdiği bu kararla gündeme gelmiş oldu.


Kaynak: Haber7

http://www.haber7.com/guncel/haber/1...cinayet-karari
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Topbaş'tan CHP'nin iddialarına cevap

[h=2]CHP'li Umut Oran'ın, "Marmaray'la ilgili olarak bana da farklı kanallardan çok tehlikeli durumları içeren uyarılar ulaşmaktadır'' iddialarına Kadir Topbaş'tan cevap geldi.[/h]
bas_marmarayda_bir_sikinti_yok13829806480_h1089131.jpg


Topbaş, ''Test sürüşleri başarılı. Test sürüşleri kazaları gidermek adına var. Bu testlerde olası her ihtimal dikkate alındı. Bütün aksilikler giderildi. Şu anda bir problem olmadığı bilgisi bize geldi. Bir sıkıntı yok.'' dedi.Japonya Başbakanı Shinzo Abe ile Çırağan Sarayı'nda bir araya gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı kadir Topbaş, toplantı sonrası bir açıklama yaptı.Marmaray'da teknik sıkıntı olduğu yönündeki iddiaları cevaplayan Topbaş, ''Projede, ileri bir teknoloji kullanıldı. Asrın projesi cumhuriyetimizin 90. yılını taçlandıracaktır. Önemli bir proje. 90. Yılımız hayırlı olsun. Bütün hassasiyetler düşünüldü. 12 buçuk kilometrelik tünel. Boğazın 60 metre altından geçen bir sistem. Japon teknolojisi ile gerçekleştirildi. Her türlü ciddiyetle ihtimaller dikkate alındı. Mühendislikteki esas sanat riskleri sıfırlama olgusudur. Test sürüşleri başarılı. Test sürüşleri kazaları gidermek adına var. Bu testlerde olası her ihtimal dikkate alındı. Bütün aksilikler giderildi. Şu anda bir problem olmadığı bilgisi bize geldi. Bir sıkıntı yok. Proje, İstanbulumuza güzel hizmet verecek. Dünyanın dikkatini çeken önemli bir ulaşım hizmeti." dedi.Haliç metro köprü test sürüşlerinin test edildiğini belirten Topbaş, projenin Ocak ayı içerisinde yetişebileceğini kaydetti. Basındaki ilanlarımızın vatandaşlar tarafından saklanmasını istediklerini, gerektiği zaman sorgulanmaya hazır olduklarını söyleyen Topbaş, "Bu kadar ciddiyetle, başarıdan emin olma adına böyle bir açıklama yaptık." diye konuştu.

"BANLİYO HATLARI İÇİN 2 YIL VAR"


"Kazlıçeşme'den Halkalı'ya tren seferleri ne zaman başlayacak?" sorusu üzerine ise Topbaş, "Devlet Demir Yolları ve Ulaştırma Bakanlığı banliyö hatlarının rehabilitesi için 2 yıl verdi. Kent içi ulaşımda hafif metronun kente önemli katkı sağlayacak. Geçmişte gördüğümüz banliyoları düşünmeyin. Proje sonunda doğu batı arasında saatte 150 bin yolcu taşınacak." ifadelerini kullandı.


http://www.haber7.com/guncel/haber/1089131-topbastan-chpnin-iddialarina-cevap
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
MGK sonrası ilk açıklama yapıldı

[h=2]Milli Güvenlik Kurulunun ekim ayı olağan toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başkanlığında Çankaya Köşkü'nde gerçekleşen toplantı, 3 saat sürdü.[/h]
arihinde_bir_ilk_gerceklesiyor13828928790_h1088781.jpg


Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantısı'nda, Suriye'deki çatışma ortamının bölge ve ülke güvenliği açısından oluşturduğu tehditler, Türkiye'nin aldığı tedbirler ve ihtilafın sona erdirilmesi için yürütülen uluslararası çabaların gözden geçirildiği bildirildi.Çankaya Köşkü'ndeki toplantının ardından yayımlanan bildiride, halkın huzur ve güvenliğini temin amacıyla yürütülen faaliyetlerin görüşüldüğünü belirtilerek, "Bu kapsamda ilave olarak alınması gereken tedbirler değerlendirilmiştir" denildi.MGK'da, Suriye'de süregiden çatışma ortamının bölgenin ve Türkiye'nin güvenliği açısından oluşturduğu tehditler ve bunlara karşı Türkiye tarafından alınan tedbirlerle ihtilafın sona erdirilmesi için yürütülen uluslararası çabaların gözden geçirildiği ifade edilen bildiride, Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin durumu ve ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yürütülen çalışmaların incelendiği vurgulandı.

Bildiride, toplantıda ele alınan diğer konulara ilişkin şu değerlendirmelere yer verildi:


"Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki önemli siyasi gelişmeler, demokratik geçiş sürecinde bulunan ülkelerde yaşananlar ile bu ülkelerle ilişkilerimiz değerlendirilmiştir. Bu kapsamda, Ortadoğu barış sürecindeki son gelişmeler üzerinde de durulmuştur.
Irak'ta gelinen son durum mütalaa edilmiş, artan şiddet ve terör eylemlerinden duyulan endişe dile getirilerek, istikrarın kalıcı bir şekilde tesis edilmesi amacıyla bu ülkeye yönelik desteğimizin sürdürüleceği vurgulanmıştır.Toplantıda, son olarak, Doğu Akdeniz'in güvenliği konusu görüşülmüştür."
Kaynak: AA


http://www.haber7.com/siyaset/haber/1089099-mgk-sonrasi-ilk-aciklama-yapildi
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
İstanbul'da sürpriz görüşme


[h=2]Marmaray'ın açılışı dolayısıyla İstanbul'da bulunan Japonya Başbakanı Sayın Shinzo Abe ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile bir araya geldi. Görüşme talebinin Japonya Başbakanı Abe'den geldiği belirtildi.[/h]
istanbulda_surpriz_gorusme13829769020_h1089106.jpg


Çırağan Sarayı'nda gerçekleşen görüşmede, Japonya Başbakanı Shinzo Abe Cumhuriyet'in 90. kuruluş yıl dönümünü kutladı. Abe, Cumhuriyet'in 100. kuruluş yıl dönümüne atıfta bulunarak önümüzdeki dönemde sürdürülecek projelerde Türkiye ile iş birliğini sürdürmek istediklerini ifade etti.Abe, Topbaş ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi. Görüşme basın mensuplarının kısa bir görüntü almasının ardından kapalı devam etti.


http://www.haber7.com/siyaset/haber/1089106-istanbulda-surpriz-gorusme
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Türkiye'den dev adım: ABD'ye rakip olduk

rakamlarla_turkiye_suriye_ordusu13405340650_h895123.jpg




Uçak, helikopter, tank, radar ve buna benzer bir çok savaş ekipmanları için çok önemli olan boya konusunda Türkiye dev adımlar atıyor.
Dünyanın en kaliteli kamuflaj ve radar sinyali emici boyası artık Türkiye'de üretiliyor. Türkiye,kamuflaj boyasıyurt dışına da satmaya başladı.Hacettepe Üniversitesi'nin ortaklığında kurulan teknoparkta yerleşik Hacettepe İleri BoyaTeknolojileri ve Kimya Sanayi A.Ş. (HİBTEK) Teknik Danışmanı ve aynı zamanda HacettepeÜniversitesi Öğretim Görevlisi Hayrettin Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kıbrıs Barış Harekatı dolayısıyla yapılan özellikle askeri ambargonun, yerli savaş sistemleri geliştirilmesine vesile olduğunu söyledi.Üniversitede 1989 yılında başlayan SADAK (Savaş Uçakları Boyasının Yurtiçinde Yapılabilirlik Projesi) kapsamında binlerce saat ar-ge yaptıklarını ve sonunda başarıyı yakaladıklarını ifade eden Aydın, şunları söyledi:"Boyasız uçağı savaşa göndermezsiniz çünkü uçağın gövdesi alüminyum alaşımdır ve düşman radarları için çok belirgin bir hedeftir.Projenin adı 'Savaş Uçakları Boyasının Yurtiçinde Yapılabilirlik Projesi'ydi. Proje çok hızlı gelişti. 1989'da başladık 1990'da 2 adet F-5 uçağını uçurduk. Bir savaş uçağı -60 dereceden çok hızlı bir şekilde pistteki +70 derece sıcaklığa inebiliyor. 130 derece ani ısı değişimi boyayı perişan ediyor. Her hafta uçakların fotoğrafları çekildi ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından boyada 'atma, kabarma, yıpranma var mı' diye ince ince kontrol edildi. Yaklaşık bir yıl sonra F-4, F-104, T-37 ve T-38 tipi uçaklarda boyandı. Onlar da bir yıl uçtu herhangi bir sorun olmadı. 30 Nisan 1993'de Hava Kuvvetleri Komutanlığı, boyaların Hacettepe'den alınabileceğine dair Hava Lojistik Komutanlığı'na yazı yazdı. Türkiye'de yaklaşık 20 yıldır bütün askeri uçak ve helikopterler bizim boyalarla boyanıyor. Satışları üniversitenin döner sermayesi üzerinden yapıyoruz."

TAZE BOYA ÇOK ÖNEMLİ


Savaş uçakları, helikopterleri ve diğer ekipmanlarının hem korozyona karşı korunması hemde kamufle edilmesi gerekliliği nedeniyle boyanması
gerektiğini anlatan Aydın, hem yerli hem de daha kaliteli boya yapmak için çalıştıklarını ve başardıklarını bildirdi.
Aydın, "Boyanın Türkiye'de yapılması çok önemli çünkü boyaların raf ömrü maksimum 1 yıl. Ama ABD'den gelirken hem daha önceden üretilmiş rafda beklemiş oluyor hem nakliyede vakit kaybediliyor hem de bize göre yüzde 30 daha pahalı. Biz 3'er aylık periyotlarla üretiyoruz ve en önemlisi TSK'daki hangi savaş uçak yada helikopterinin ne zaman boyanacağı belli. TSK'nın ihtyacına göre malzeme teslim ediyoruz" görüşünü dile getirdi.Bir yolcu uçağında yaklaşık 300-400 kilo boya kullanılırken, F-16 savaş uçağında ortalama 50-60 kilo boyanın kullanıldığını ifade eden Aydın, savunma sanayine iş yapan firmaların da kendilerinden boya aldığını anlattı. Hayrettin Aydın, bu firmaların birinin projesi dolayısıyla yurt dışındaki alt yüklenici firmanın da kendilerinden boya aldığını dolayısıyla ilk ihracatı gerçekleştirmiş olduklarına işaret etti.HİBTEK'de aynı zamanda Infrared boya da ürettiklerini belirten Aydın, boyalara doğanın ışık yansıma değerlerini verdiklerini dolayısıyla infrared boya ile boyanan askeri araç ve ekipmanların düşman tarafından kolay kolay farkedilemediğini vurguladı.

RADARA YAKALANMAYAN BOYA


Hayrettin Aydın, bugün itibarıyla dünyanın en iyi RAM boyasının (Radar Absorbing Material - Radar Sinyali Emici Materyal) Türkiye'de üretildiğini bildirdi.

Aydın, yurt dışına satılmasının mümkün olmadığını belirttiği boya ile ilgili şu bilgileri verdi:

"RAM, hiç geriye yansıma yaptırmayan dolayısıyla örneğin uçakların radara yakalanmasını önleyen bir boya. Diğer boyaları herkes yapabilir ama bu boyayı, bu kalitede ABD ve bizden başka kimse yapamıyor, net konuşuyorum. Yapılan testlerde bizim ürettiğimiz boyanın ABD'nin ürettiği boyadan çok daha iyi olduğunu raporlarla ortaya koyduk.
Bugün düşman bir ülkenin sınırlarını RAM boyalı uçakla geçin, radarlar göremeyecektir. Savaş zamanı bu uçak sınırı geçiyor bombayı atıyor sonra radarlara görünmeden çıkıp gidiyor. Bu işte saniyelerin önemi var, uçak ya da yer radarı, hangisi önce görürse diğerini bertaraf edebiliyor."

"1 KİLO BOYA MI, 1 LİTRE YAKIT MI?"


Savaş uçakları için ağırlığın çok önemli olduğunun altını çizen Aydın, şu bilgileri de verdi:
"Formula 1 arabaları da savaş uçakları gibidir ve ağırlık çok önemlidir. Yarışma kuralları gereği arabanın ağırlığının; şoför dahil, benzin hariç en az 642 kilogram olması gerekiyor. Aynı motor gücüne sahip araçtan hafif olan daha hızlı gideceği ve ekstra benzinin ekstra tur anlamına geleceği için formula pilotları kilo anlamında mümkün olduğunca hafif kişilerden seçilir.Savaş zamanında bir uçak 1 kilogram gereksiz yük yerine 1 litre fazla yakıt alırsa havada daha fazla kalabilir.Savaş uçaklarında yer radarlarının ve havadaki başka bir uçağın görebileceği yerlerin özellikle RAM ile boyandığını belirten Aydın, "Sembolik olarak söylüyorum; bu boyanın kilosunu 1 dolara üreten ABD'ye isterseniz 100 dolar teklif edin, kesinlikle vermez, çünkü stratejik bir ürün" dedi.RAM boyanın kamuflaj boyaya göre 4 kat daha pahalı olduğunu anlatan Aydın, bu boyanın F-35 gibi yeni nesil ve pahalı olan savaş uçaklar için hayati önem arz ettiğini söyledi.

ASELSAN- HACETTEPE ORTAKLIĞI


RAM boyası üretmeye Aselsan-Hacettepe ortak projesi olarak başladıklarını, on yıldır çalıştıklarını ve radar emici boyayı 9 yıldır ortak ürettiklerini anlatan Aydın, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde olan ve RAM boya ile boyanan bir denizaltının, RAM boya ile boyanmayan denizaltının 300 metre yakınına kadar farkedilmeden geldiğinin altını çizdi. Aydın, RAM'sız denizaltıların ortalama 4-5 deniz mili mesafeden birbirini görebildiğine dikkati çekti.
Dünyada hükümetlerin kontrolünü çok sıkı yaptığı ve diğer ülkelere satışını sınırladığı yüksek teknoloji içeren bu ürünü Aselsan ile yerli olarak ürettikten sonra muhtelif uygulamalar sonrasında yapılan saha denemelerinde de ürünlerin çok yüksek performanslara sahip olduğunun belgelendiğini de bildiren Aydın, "Kamuflaj, infrared ve radar sinyallerini emen boyalarımız, Türkiye'nin savaş gücünü kat ve kat artırdı" dedi.
 

ByTyFn

Tayfun SÖYLEMEZ,
Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Şub 2013
Mesajlar
8,051
Tepki puanı
928
Puanları
0
Yaş
35
Bağış: Hadi gücün yetiyorsa sokma!

[h=2]Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Yıllar önce başörtülü bir milletvekilini yaka paça dışarı atma ayıbını yaşayan TBMM'yi, bu ayıptan AK Parti kurtaracak. Hadi gücün yetiyorsa sokma" dedi.[/h]
ygulamalar_tedavulden_kalkacak13796031440_h1075973.jpg


AK Parti Kadıköy İlçe Başkanlığı'nın, Kadıköy Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu'ndaki İlçe Danışma Meclisi Toplantısı'na katılan Bağış, konuşmasında, İstanbul ve Türkiye'de özellikle son 11 yıldır önemli hizmetler yapıldığını ancak bunların bazıları tarafından kıskanıldığını belirtti.

"HADİ GÜCÜN YETİYORSA SOKMA"


Bazı milletvekillerinin TBMM'ye başörtüsü ile gireceğini açıkladığını anlatan Bağış, şunları kaydetti:


"Yıllar önce başörtülü bir milletvekilini yaka paça dışarı atma ayıbını yaşayan TBMM'yi, bu ayıptan AK Parti kurtaracak. Ben, demokrasi tarihimize geçecek bu 3 bayan milletvekilimizi tebrik ediyorum. CHP zihniyeti iflah olmaz. Bugün bir CHP Genel Başkan Yardımcısı çıkmış diyor ki; 'Bu meclise başörtülü kimseyi sokmayız' hadi gücün yetiyorsa sokma. Biz bu ülkede her vatandaşımızın dilediği gibi yaşamasının güvencesi olmaya devam edeceğiz. İsteyen başörtü takacak, isteyen mini etek giyecek. Herkes istediği gibi yaşacak ama başkasına da karışmayacak.
"
Egemen Bağış, konuşmasının ardından toplantıdan ayrıldı.
Kaynak: AA


http://www.haber7.com/ic-politika/haber/1089179-bagis-hadi-gucun-yetiyorsa-sokma
 
Üst