- Katılım
- 28 Haz 2015
- Mesajlar
- 9
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 34
Arkadaşlar herkese selam. Yıllardır forumlardan uzağım 
ama bu kadar ayrı kalmak yeter. Ben yavru vatan Kıbrıs'tan Burak. 26 yaşındayım, yaklaşık 6 senedir Renault kullanıcısıyım. İlk günlerde aile arabasıymış gibi algıladığım fakat sonradan zevk aldığım ve aşık olduğum bir marka oldu benim için. 1988 Ph1 Broadway ile başlayan maceram 93 model Ph2 Broadway ile devam etti. Ardından bütün düşüncelerimi değiştiren o arabayı aldım. 1995 model Ph 2 GTE'yi aldığımda (2010) herşeyiyle orjinal bir araçtı, sonra ne mi oldu, tabiki değişimler başladı... Ve bir gün bir delilik yapıp çok sevdiğim aracımı sattım. Gidip 94 model bir Flash S aldım. Biraz sade haliyle kullandım. Daha sonra hafiften değişimlere başlamıştık ki başka heyecanlar arıyordum ve internetten araç aramaya başladım. Farklı birşey arıyordum, kimsede olmayan bambaşka ve güçlü birşey... Derken onu buldum. Merak edip aradım motoru sordum 1.5 dediler bende olamaz dedim 1.6 dır muhtemelen. Aradan zaman geçti bir gün yolum düştü ve görmek için uğradım. Araç değer bilmeyen kişiler tarafından kullanıldığı her halinden belliydi. Çok hor kullanılmıştı, galeride en dipte yıllardır bekliyordu. Ve işte o an... Kaputu kaldırdığımda onu gördüm. O bir Williams'tı. İşe o an hep istediğim aracı bulduğumu farkettim. Tabi hemen anlaştım istediğim aracın arızalarını yaparlarsa alacağımı söyledim. Yaklaşık 2 hafta sonra aracı aldım. Altımda bir uçak vardı sanki. Cabrio bir F7R. O gerçekten harika ötesi birşeydi... Fırsat bulunca fotoğrafları atacağım. Bu arada bu konu nasıl buraya geldi bilmiyorum, sadece bir merhaba demek için başlamıştım aslında sıktıysam özürdilerim. Herkese kazasız belasız sürüşler ve iyi forumlar dilerim...
ama bu kadar ayrı kalmak yeter. Ben yavru vatan Kıbrıs'tan Burak. 26 yaşındayım, yaklaşık 6 senedir Renault kullanıcısıyım. İlk günlerde aile arabasıymış gibi algıladığım fakat sonradan zevk aldığım ve aşık olduğum bir marka oldu benim için. 1988 Ph1 Broadway ile başlayan maceram 93 model Ph2 Broadway ile devam etti. Ardından bütün düşüncelerimi değiştiren o arabayı aldım. 1995 model Ph 2 GTE'yi aldığımda (2010) herşeyiyle orjinal bir araçtı, sonra ne mi oldu, tabiki değişimler başladı... Ve bir gün bir delilik yapıp çok sevdiğim aracımı sattım. Gidip 94 model bir Flash S aldım. Biraz sade haliyle kullandım. Daha sonra hafiften değişimlere başlamıştık ki başka heyecanlar arıyordum ve internetten araç aramaya başladım. Farklı birşey arıyordum, kimsede olmayan bambaşka ve güçlü birşey... Derken onu buldum. Merak edip aradım motoru sordum 1.5 dediler bende olamaz dedim 1.6 dır muhtemelen. Aradan zaman geçti bir gün yolum düştü ve görmek için uğradım. Araç değer bilmeyen kişiler tarafından kullanıldığı her halinden belliydi. Çok hor kullanılmıştı, galeride en dipte yıllardır bekliyordu. Ve işte o an... Kaputu kaldırdığımda onu gördüm. O bir Williams'tı. İşe o an hep istediğim aracı bulduğumu farkettim. Tabi hemen anlaştım istediğim aracın arızalarını yaparlarsa alacağımı söyledim. Yaklaşık 2 hafta sonra aracı aldım. Altımda bir uçak vardı sanki. Cabrio bir F7R. O gerçekten harika ötesi birşeydi... Fırsat bulunca fotoğrafları atacağım. Bu arada bu konu nasıl buraya geldi bilmiyorum, sadece bir merhaba demek için başlamıştım aslında sıktıysam özürdilerim. Herkese kazasız belasız sürüşler ve iyi forumlar dilerim...
