RFC'ın Google'dan Silinmesi Hakkında Önemli Açıklama...

*USTA

Mustafa USTA, T.C Vatandaşı,
Genel Başkan
09-Aydın
Katılım
9 Eki 2010
Mesajlar
33,553
Tepki puanı
1,685
Puanları
113
Yaş
55
2 haftadır bilgisayarım arızalıydı yapıldı geldi rfc yi sık kullanılanlara kaydedecektimki o gün farkettim googleda çıkmadığını şaşırdım bizim rfc google aramalarında ilk sırada gelirdi hep.birde googlda o gün yaptığım aramada renault **** diye bir site çıktı ben sitenin adı değişti sandım başta ya sonra bizim site olmadığını farkettim ve kendim adresi yazarak kaydettim. o eski arkadaş siteden uzaklaştığında gerçekten üzülmüştüm bu ailede böle bişey olmasına ama boşaymış üzülmem haketmiş uzaklaştırılmayı yaptığı çok büyük terbiyesizlik kişiliğini tamamlayamamak bu olsa gerek...! renault **** kimin sitesidir peki bizimle bi alakası varmı sanki bizden aynı rumuzlu kişiler vardı orda

O sitenin bizimle alakası yok İlhan,Renault Fan Club ismini adres satırlarında,title-meta-tags ve site URL bölümünde kullanıyorlar o ayrı konu :),aynı nickle kayıtlı üye arkadaşlarımız var...
 

ilhan*

Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
5 Haz 2011
Mesajlar
141
Tepki puanı
0
Puanları
0
anladım mustafa abi tşkler
 

bilalrx

Bilgi Girilmemiş
Bilişim suçları maddelerinde bu arkadaşı şikayet edebileceğimiz bir husus varmı kardeşim,IP adresi vs illaki kayıt olmuştur Google'da...

Bilisim Sulari Sube Mdrlg

Resmî Gazete

Sayı : 26530

KANUN

İNTERNET ORTAMINDA YAPILAN YAYINLARIN DÜZENLENMESİ VE BU YAYINLAR YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARLA MÜCADELE EDİLMESİ HAKKINDA KANUN


Kanun No. 5651 Kabul Tarihi : 4/5/2007

Amaç ve kapsam

MADDE 1 - (1) Bu Kanunun amaç ve kapsamı; içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülük ve sorumlulukları ile internet ortamında işlenen belirli suçlarla içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin esas ve usûlleri düzenlemektir.

Tanımlar

MADDE 2 - (1) Bu Kanunun uygulamasında;
a) Bakanlık: Ulaştırma Bakanlığını,
b) Başkanlık: Kurum bünyesinde bulunan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığını,
c) Başkan: Telekomünikasyon İletişim Başkanını,
ç) Bilgi: Verilerin anlam kazanmış biçimini,
d) Erişim: Bir internet ortamına bağlanarak kullanım olanağı kazanılmasını,
e) Erişim sağlayıcı: Kullanıcılarına internet ortamına erişim olanağı sağlayan her türlü gerçek veya tüzel kişileri,
f) İçerik sağlayıcı: İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişileri,
g) İnternet ortamı: Haberleşme ile kişisel veya kurumsal bilgisayar sistemleri dışında kalan ve kamuya açık olan internet üzerinde oluşturulan ortamı,
ğ) İnternet ortamında yapılan yayın: İnternet ortamında yer alan ve içeriğine belirsiz sayıda kişilerin ulaşabileceği verileri,
h) İzleme: İnternet ortamındaki verilere etki etmeksizin bilgi ve verilerin takip edilmesini,
ı) Kurum: Telekomünikasyon Kurumunu,
i) Toplu kullanım sağlayıcı: Kişilere belli bir yerde ve belli bir süre internet ortamı kullanım olanağı sağlayanı,
j) Trafik bilgisi: İnternet ortamında gerçekleştirilen her türlü erişime ilişkin olarak taraflar, zaman, süre, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve bağlantı noktaları gibi değerleri,
k) Veri: Bilgisayar tarafından üzerinde işlem yapılabilen her türlü değeri,
l) Yayın: İnternet ortamında yapılan yayını,
m) Yer sağlayıcı: Hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişileri,
ifade eder.

Bilgilendirme yükümlülüğü

MADDE 3 - (1) İçerik, yer ve erişim sağlayıcıları, yönetmelikle belirlenen esas ve usûller çerçevesinde tanıtıcı bilgilerini kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ulaşabileceği şekilde ve güncel olarak bulundurmakla yükümlüdür.
(2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen yükümlülüğü yerine getirmeyen içerik, yer veya erişim sağlayıcısına Başkanlık tarafından ikibin Yeni Türk Lirasından onbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.

İçerik sağlayıcının sorumluluğu

MADDE 4 - (1) İçerik sağlayıcı, internet ortamında kullanıma sunduğu her türlü içerikten sorumludur.
(2) İçerik sağlayıcı, bağlantı sağladığı başkasına ait içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre sorumludur.

Yer sağlayıcının yükümlülükleri

MADDE 5 - (1) Yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir.
(2) Yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.

Erişim sağlayıcının yükümlülükleri

MADDE 6 - (1) Erişim sağlayıcı;
a) Herhangi bir kullanıcısının yayınladığı hukuka aykırı içerikten, bu Kanun hükümlerine uygun olarak haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak engelleme imkânı bulunduğu ölçüde erişimi engellemekle,
b) Sağladığı hizmetlere ilişkin, yönetmelikte belirtilen trafik bilgilerini altı aydan az ve iki yıldan fazla olmamak üzere yönetmelikte belirlenecek süre kadar saklamakla ve bu bilgilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini sağlamakla,
c) Faaliyetine son vereceği tarihten en az üç ay önce durumu Kuruma, içerik sağlayıcılarına ve müşterilerine bildirmek ve trafik bilgilerine ilişkin kayıtları yönetmelikte belirtilen esas ve usûllere uygun olarak Kuruma teslim etmekle,
yükümlüdür.
(2) Erişim sağlayıcı, kendisi aracılığıyla erişilen bilgilerin içeriklerinin hukuka aykırı olup olmadıklarını ve sorumluluğu gerektirip gerektirmediğini kontrol etmekle yükümlü değildir.
(3) Birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerinde yer alan yükümlülüklerden birini yerine getirmeyen erişim sağlayıcısına Başkanlık tarafından onbin Yeni Türk Lirasından ellibin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.

Toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülükleri

MADDE 7 - (1) Ticarî amaçla toplu kullanım sağlayıcılar, mahallî mülkî amirden izin belgesi almakla yükümlüdür. İzne ilişkin bilgiler otuz gün içinde mahallî mülkî amir tarafından Kuruma bildirilir. Bunların denetimi mahallî mülkî amirler tarafından yapılır. İzin belgesinin verilmesine ve denetime ilişkin esas ve usûller, yönetmelikle düzenlenir.
(2) Ticarî amaçla olup olmadığına bakılmaksızın bütün toplu kullanım sağlayıcılar, konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirleri almakla yükümlüdür.
(3) Birinci fıkrada belirtilen yükümlülüğe aykırı hareket eden kişiye mahallî mülkî amir tarafından üçbin Yeni Türk Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.

Erişimin engellenmesi kararı ve yerine getirilmesi

MADDE 8 - (1) İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine karar verilir:
a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
1) İntihara yönlendirme (madde 84),
2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),
4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194),
5) Müstehcenlik (madde 226),
6) Fuhuş (madde 227),
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228),
suçları.
b) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.
(2) Erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde hâkim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilir. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından da erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu durumda Cumhuriyet savcısı kararını yirmidört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Bu süre içinde kararın onaylanmaması halinde tedbir, Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılır. Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesine ilişkin karara 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilir.
(3) Hâkim, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının birer örneği, gereği yapılmak üzere Başkanlığa gönderilir.
(4) İçeriği birinci fıkrada belirtilen suçları oluşturan yayınların içerik veya yer sağlayıcısının yurt dışında bulunması halinde veya içerik veya yer sağlayıcısı yurt içinde bulunsa bile, içeriği birinci fıkranın (a) bendinin (2) ve (5) numaralı alt bentlerinde yazılı suçları oluşturan yayınlara ilişkin olarak erişimin engellenmesi kararı re'sen Başkanlık tarafından verilir. Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenir.
(5) Erişimin engellenmesi kararının gereği, derhal ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren yirmidört saat içinde yerine getirilir.
(6) Başkanlık tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının konusunu oluşturan yayını yapanların kimliklerinin belirlenmesi halinde, Başkanlık tarafından, Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulur.
(7) Soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda Cumhuriyet savcısı, kovuşturmaya yer olmadığı kararının bir örneğini Başkanlığa gönderir.
(8) Kovuşturma evresinde beraat kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda mahkemece beraat kararının bir örneği Başkanlığa gönderilir.
(9) Konusu birinci fıkrada sayılan suçları oluşturan içeriğin yayından çıkarılması halinde; erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından kaldırılır.
(10) Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesi kararının gereğini yerine getirmeyen yer veya erişim sağlayıcılarının sorumluları, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(11) İdarî tedbir olarak verilen erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde, Başkanlık tarafından erişim sağlayıcısına, onbin Yeni Türk Lirasından yüzbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. İdarî para cezasının verildiği andan itibaren yirmidört saat içinde kararın yerine getirilmemesi halinde ise Başkanlığın talebi üzerine Kurum tarafından yetkilendirmenin iptaline karar verilebilir.
(12) Bu Kanunda tanımlanan kabahatler dolayısıyla Başkanlık veya Kurum tarafından verilen idarî para cezalarına ilişkin kararlara karşı, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir.

İçeriğin yayından çıkarılması ve cevap hakkı

MADDE 9 - (1) İçerik nedeniyle hakları ihlâl edildiğini iddia eden kişi, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması halinde yer sağlayıcısına başvurarak kendisine ilişkin içeriğin yayından çıkarılmasını ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabı bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasını isteyebilir. İçerik veya yer sağlayıcı kendisine ulaştığı tarihten itibaren iki gün içinde, talebi yerine getirir. Bu süre zarfında talep yerine getirilmediği takdirde reddedilmiş sayılır.
(2) Talebin reddedilmiş sayılması halinde, kişi onbeş gün içinde yerleşim yeri sulh ceza mahkemesine başvurarak, içeriğin yayından çıkarılmasına ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabın bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasına karar verilmesini isteyebilir. Sulh ceza hâkimi bu talebi üç gün içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Sulh ceza hâkiminin kararına karşı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir.
(3) Sulh ceza hâkiminin kesinleşen kararının, birinci fıkraya göre yapılan başvuruyu yerine getirmeyen içerik veya yer sağlayıcısına tebliğinden itibaren iki gün içinde içerik yayından çıkarılarak hazırlanan cevabın yayımlanmasına başlanır.
(4) Sulh ceza hâkiminin kararını bu maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen sorumlu kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İçerik veya yer sağlayıcının tüzel kişi olması halinde, bu fıkra hükmü yayın sorumlusu hakkında uygulanır.

İdarî yapı ve görevler

MADDE 10 - (1) Kanunla verilen görevler, Kurum bünyesinde bulunan Başkanlıkça yerine getirilir.
(2) Bu Kanunla ekli listedeki kadrolar ihdas edilerek Başkanlığın hizmetlerinde kullanılmak üzere 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununa ekli (II) sayılı listeye eklenmiştir. Başkanlık bünyesindeki iletişim uzmanlarına, Kurumda çalışan Telekomünikasyon Uzmanlarına uygulanan malî, sosyal hak ve yardımlara ilişkin hükümler uygulanır. İletişim Uzmanı olarak Başkanlığa atanan personelin hakları saklı kalmak kaydıyla, kariyer sistemi, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
(3) Başkanlığa Kanunla verilen görevlere ilişkin olarak yapılacak her türlü mal veya hizmet alımları, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine tâbi olmaksızın Kurum bütçesinden karşılanır.
(4) Kanunlarla verilen diğer yetki ve görevleri saklı kalmak kaydıyla, Başkanlığın bu Kanun kapsamındaki görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bakanlık, kolluk kuvvetleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile içerik, yer ve erişim sağlayıcılar ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasında koordinasyon oluşturarak internet ortamında yapılan ve bu Kanun kapsamına giren suçları oluşturan içeriğe sahip faaliyet ve yayınları önlemeye yönelik çalışmalar yapmak, bu amaçla, gerektiğinde, her türlü giderleri yönetmelikle belirlenecek esas ve usûller dahilinde Kurumca karşılanacak çalışma kurulları oluşturmak.
b) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerini izleyerek, bu Kanun kapsamına giren suçların işlendiğinin tespiti halinde, bu yayınlara erişimin engellenmesine yönelik olarak bu Kanunda öngörülen gerekli tedbirleri almak.
c) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerinin izlenmesinin hangi seviye, zaman ve şekilde yapılacağını belirlemek.
ç) Kurum tarafından işletmecilerin yetkilendirilmeleri ile mülkî idare amirlerince ticarî amaçlı toplu kullanım sağlayıcılara verilecek izin belgelerinde filtreleme ve bloke etmede kullanılacak sistemlere ve yapılacak düzenlemelere yönelik esas ve usûlleri belirlemek.
d) İnternet ortamındaki yayınların izlenmesi suretiyle bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların işlenmesini önlemek için izleme ve bilgi ihbar merkezi dahil, gerekli her türlü teknik altyapıyı kurmak veya kurdurmak, bu altyapıyı işletmek veya işletilmesini sağlamak.
e) İnternet ortamında herkese açık çeşitli servislerde yapılacak filtreleme, perdeleme ve izleme esaslarına göre donanım üretilmesi veya yazılım yapılmasına ilişkin asgari kriterleri belirlemek.
f) Bilişim ve internet alanındaki uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.
g) Bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların, internet ortamında işlenmesini konu alan her türlü temsili görüntü, yazı veya sesleri içeren ürünlerin tanıtımı, ülkeye sokulması, bulundurulması, kiraya verilmesi veya satışının önlenmesini teminen yetkili ve görevli kolluk kuvvetleri ile soruşturma mercilerine, teknik imkânları dahilinde gereken her türlü yardımda bulunmak ve koordinasyonu sağlamak.
(5) Başkanlık; Bakanlık tarafından 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi uyarınca, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, çocuk, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanlığı ile Kurum ve ihtiyaç duyulan diğer bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları ile internet servis sağlayıcıları ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasından seçilecek bir temsilcinin katılımı suretiyle teşkil edilecek İnternet Kurulu ile gerekli işbirliği ve koordinasyonu sağlar; bu Kurulca izleme, filtreleme ve engelleme yapılacak içeriği haiz yayınların tespiti ve benzeri konularda yapılacak öneriler ile ilgili gerekli her türlü tedbir veya kararları alır.

Yönetmelikler

MADDE 11 - (1) Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin esas ve usûller, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlıklarının görüşleri alınarak Başbakanlık tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir. Bu yönetmelikler, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde çıkarılır.
(2) Yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmek isteyen kişilere, telekomünikasyon yoluyla iletişim konusunda yetkilendirme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın, yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmesi amacıyla yetkilendirme belgesi verilmesine ilişkin esas ve usûller, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Bu yönetmelik, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş ay içinde çıkarılır.

İlgili kanunlarda yapılan değişiklikler

MADDE 12 - (1) 4/2/1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun 2 nci maddesinin (f) bendine aşağıdaki cümle eklenmiştir.
"Bu idarî para cezalarına ilişkin kararlara karşı, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir."
(2) 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun ek 7 nci maddesinin onuncu fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "belirtilen" ibaresinden sonra gelmek üzere "telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişime ilişkin" ibaresi eklenmiş, ikinci cümlesi "Oluşturulan bu Başkanlık bir başkan ile daire başkanlıklarından oluşur." şeklinde değiştirilmiştir.
(3) 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununun 5 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Kurulca belirlenecek esas ve usûller çerçevesinde, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesinde belirtilen doğrudan temin usûlüyle serbest avukatlar veya avukatlık ortaklıklarıyla avukat sözleşmeleri akdedilebilir."
(4) 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi "4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135 inci maddesinin altıncı fıkrasının (a) bendinin (14) numaralı alt bendi kapsamında yapılacak dinlemeler de bu merkez üzerinden yapılır." şeklinde değiştirilmiş; dördüncü fıkrasında yer alan "Ancak" ibaresinden sonra gelmek üzere "casusluk faaliyetlerinin tespiti ve" ibaresi eklenmiş; altıncı fıkrasının üçüncü cümlesinde geçen "Bu madde" ibaresi "Bu fıkra" olarak değiştirilmiştir.

GEÇİCİ MADDE 1 -
(1) Başkanlığın kuruluştaki hizmet binasının yapımı, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç, Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine tâbi olmaksızın Kurum bütçesinden karşılanır.
(2) Halen faaliyet icra eden ticarî amaçla toplu kullanım sağlayıcılar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde 7 nci maddeye göre alınması gereken izin belgesini temin etmekle yükümlüdürler.
(3) Halen yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra eden kişilere, Kurum tarafından, telekomünikasyon yoluyla iletişim konusunda yetkilendirme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın, yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmesi amacıyla bir yetkilendirme belgesi düzenlenir.

Yürürlük

MADDE 13 - (1) Bu Kanunun;
a) 3 üncü ve 8 inci maddeleri, yayımı tarihinden altı ay sonra,
b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 14 - (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
22/5/2007​
http://bilisimsuclari.iem.gov.tr/ilet.php
© Bilişim Suçları ve Sistemleri Şube Müdürlüğü

Bilişim Suçları Ve Türk Ceza Kanunu



Bilişim suçları konusunda herkesin ittifak ettiği bir tarif yoksa da en geniş kabul gören tarif Avrupa Ekonomik Topluluğu Uzmanlar Komisyonu’nun Mayıs 1983 tarihinde Paris Toplantısı’nda yaptığı tanımlamadır.Bu tanımlamaya göre bilişim suçları;”Bilgileri otomatik işleme tabi tutan veya verilerin nakline yarayan bir sistemde gayri kanuni,gayri ahlaki veya yetki dışı gerçekleştirilen her türlü davranışlardır. Türk hukuk sisteminde , gerek ceza kanununu ve gerekse özel ceza yasalarında bilişim suçlarına ilişkin net tanımlamalar yer almamakla birlikte yukarıda yapılan tanımlama öğretide ve yargı kararlarında yer almaktadır.
Yukarıda kısaca tarifi yapılan genel kabülle Bilişim Suçları olarak adlandırılan suç tipi hukukumuza ilk defa 765 sayılı Türk Ceza Kanununa Bilişim Alanında suçlar adlı Onbirinci Bap’ın eklenmesiyle 6.6.1991 tarihinde girmişti. 1.Haziran 2006 tarihinde yürülüğe giren 5237 sayılı yeni Ceza Kanunu da eski kanuna oranla daha kapsamlı hükümler getirerek Bilişim Suçları hakkında düzenlemeler yaptı.​
Ana başlıklar halinde her iki Ceza Yasasının Bilişim Suçları hakkında düzenlemelerini karşılaştırdığımızda . Öncelikle Eski Ceza Kanunumuz Bilişim suçlarını 525.maddeni a-b-c-d bentleriyle son derece özet ve ceza hukukuundaki kıyas yasağı da düşünüldüğünde son derece yetersiz ve yoruma açık düzenlemişken 5237 sayılı kanunda ‘Bilişim Alanında Suçlar’ı Onunucu Bölüm altında dört ayrı maddeyle daha kapsamlı düzenlenmiştir . Önceki Ceza Kanunumuz 525. maddede sadece Bilişim Suçlarını düzenlemişken yeni Ceza Kanunumuzun Bilişim Alanında Suçlar Başlıklı onuncu bölümüne Banka ve Kredi Kartlarına Karşı İşlenen Suçlara ve Tüzel Kişilerin Bilişim Suçları İşlemesine ilişkin maddeler eklenmiştir. 5237 sayılı yeni Ceza Kanunumuz Onuncu Bölümde Bilişim Alanında Suçları düzenlemekle kalmamış.Bundan ayrı olarak Başka başlık altındaki suçlarda da Bilişim Suçlarıyla ilgili düzenlemeler yapmış - Madde 135 Kişisel Verilerin Kaydedilmesi Suçu - Madde 136 Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme ve Ele Geçirme Suçu - Madde 138 Verileri Yok Etme Suçu - Madde 163 Karşılıksız Yararlanma Suçu Yine başka başlık altında düzenlenmekle bu suçların bilişim vasıtasıyla işlenmesi hallerini düzenlemiş -Madde 124 Haberleşmenin Engellenmesi Suçu -Madde 125 Hakaret Suçu -Madde 132 Haberleşme Gizliliğinin İhlali Suçu -Madde 133 Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kaydedilmesi Suçu -Madde 226 Müstehcenlik Suçu Bazı suçlarda da suçun Bilişim Yoluyla İşlenmesini suçun ağırlaştırıcı sebebi saymıştır. -Madde 142 Hırsızlık -Madde 158 Dolandırıcılık Bilişim suçları alanında yeni TCK’da yapılan düzenlemelerle eski TCK’nın bilişim alanınına ilişkin düzenlemeleri karşılaştırıldığında bir başka göze çarpan nokta anılan fiileri işleyenler hakkında verilecek cezaların yeni TCK’da daha kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara yer verilmesidir. ‘’Bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden değiştiren…..’’kişiler hakkında eski ceza yasasında iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilebilirken yeni ceza yasamız bu fiileri işleyenler hakkında altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilmelerini öngörmüştür. Yeni Ceza kanunumuzun Bilişim Suçlarıyla ilgili düzenlemelerinde göze çarpan en büyük sıkıntı ‘’ bilişim sistemi ‘’ kavramının açıklanmamasıdır. Kanunun eski halinde adı geçen ‘’ bilgileri otomatik olarak işleme tabi tutan …. ‘’ ibaresi çıkarılmış ve yoruma açık bir düzenleme yapılmıştır. Bu durum mahkemelerin bu tip teknolojik düzenlemeleri dar olarak yorumlaması durumunda uygulamada sorun çıkarabilecektir. Yeni Ceza Kanunumuzda Bilişim Sistemine Girme başlıklı 243 maddesinde eski ceza Kanunumuzdan farklı olarak suçun oluşabilmesi için sisteme girmek yeterlidir ayrıca sisteme girdikten sonra bir zararın oluşması veya haksız bir menfaat teminine gerek yoktur. Ayrıca yine eski kanundan farklı olarak zararın meydana gelmesi ağırlatıcı sebep olarak düzenlenmişir. Her iki düzenlemede Bilişim Suçlarına ilişkin yasanın ciddiyetini göstermek açısından sevindiricidir. Şimdi kısaca 5237 sayılı yasada düzenlenen Bilişim Suçlarına kısaca bir gözatalım 1-) 5237 SAYILI YASANIN ONUNCU BÖLÜMÜNDEKİ BİLİŞİM ALANINDAKİ SUÇLAR

Bilişim sistemine girme
:
MADDE 243. (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren ve orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir. (2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. (3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu maddeyle hangi amaçla olursa bilişim sistemine girme fiili suç olarak tanımlanmıştır. Bilişim sisteminden maksat, VERİLERİ TOPLAYIP YERLEŞTİRDİKTEN SONRA BUNLARI OTOMATİK İŞLEMELERE TABİİ TUTMA OLANAĞINI VEREN MANYETİK SİSTEMLERDİR. Sisteme, doğal olarak, haksız ve kasten girilmiş olması bu suçun oluşması için yeterlidir. Ayrıca bir menfaat temini veya zarar meydana gelmesine gerek yoktur. Maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında ise hafifletici ve ağırlaştırıcı sebeplerini düzenlemektedir. Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Sulh Ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme :

MADDE 244. (1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. (4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Bu maddeyle de Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleme,Bozma,Sisteme hukuka aykırı olarak veri yerleştirme, Sistemde var olan verileri başka bir yere gönderme,Sistemde varolan verileri erişilmez kılma,Verileri değiştirme ve yok etme fiilleri suç olarak tanımlanmaktadır. Özellikle teknolojik gelişmeler ve İnternet alanındaki hızlı ilerlemelerden sonra hukumuzdaki çok büyük eksikliği bu madde doldurmuştur. Üçüncü ve Dördüncü fıkralarda suçun ağırlaştırıcı ve hafifletici sebepleri bulunmaktadır. Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması :

MADDE 245. (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ve adlî para cezası ile cezalandırılır. (2) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ceza Kanunun amaçlarından birinin her konuda meydana gelebilecek hukuka aykırılıkları yaptırımsız bırakmamak olarak düşünürsek bu madde günümüz ekonomik hayatının en çok kullanılan ensturumanlarından Kredi Kartlarına iklişkin suiistimalleri düzenlediği için çok önemlidir. Yalnız burada dikkkat edilmesi gereken nokta maddenin Kredi Kartlarına ilişkin her türlü kötüye kullanmayı değil , Kredi Kartlarına bilişim yoluyla müdahele edilmesini düzenlemesidir.İkinci fıkrada suçun ağırlaştırıcı sebebi düzenlenmektedir.Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.

Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması
:
MADDE 246. (1) Bu bölümde yer alan suçların işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur
2-BAŞKA BAŞLIK ALTINDAKİ BİLİŞİM SUÇLARIYLA İLGİLİ DÜZENLEMELER


Kişisel verilerin kaydedilmesi :

MADDE 135. (1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Kişilerin siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlâkî eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimse, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme :

MADDE 136.
(1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Nitelikli hâller :
MADDE 137. (1) Yukarıdaki maddelerde tanımlanan suçların; a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle, b) Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle, İşlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Verileri yok etmeme :

MADDE 138. (1) Kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara görevlerini yerine getirmediklerinde altı aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. Yeni Ceza Kanunumuzun Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar başlıklı bölümünde düzenlenen Kişisel Verilerin kaydedilmesi, Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, Verileri yok etmeme yeni ceza kanunumuzla hukukumuza giren suçlardandır . Madde gerekçesine bakıldığında gerçek kişi ile ilgili her türlü bilgi kişisel veri olarak kabul edilir şeklinde tanımlanmaktadır.Kişisel veriler günümüzde müşteri hizmetleri şirketleri, sigorta şirketleri, hastaneler, bankalar, büyük alışveriş merkezleri, ve bunun gibi kuruluşlar tararfından kayıt altına alınmaktadırmüşterilerine ait kişisel bilgi kayıtlarını tutmaktadırlar ve bu kayıtların sadece sınırlı olarak amacına uygun olarak kullanılması gerekmektedirir. Amaç dışı kullanım halinde veya üçüncü kişilerin yaralanmasına yada kullanılmasına sunulması halinde kişilerin hak kaybına veya zarara uğraması mümkündür. Bu nedenle bu kişilere ait bilgilerin amaç dışında hukuka aykırı olarak kayda alınması ve kullanılması suç olarak düzenlenmiştir. Kanunumuzda yeni olan maddelerin uygulanmasında meydana gelecek en büyük problem”hukuka uygunluk” ölçütünün nasıl ve kim tarafından belirleneceğinin muğlak oluşudur. Maddelerin lafzında belirtilen hukuka aykırı olarak ibaresi açıklamaya muhtaçtır. 136.maddede ise kişisel verileri ister hukuka uygun olarak kaydedilmiş olsun isterse hukuka aykırı olarak kaydedilmiş olsun ,bu verileri başkalarına vermek yaymak veya ele geçirmek suç olarak öngörülmüştür.Bu maddede belirtilen suç Seçimlik hareketli bir suçtur. Seçimlik hareketin bir tanesinin yapılması yeterlidir. Seçimlik hareketin birden fazla olması veya hepsinin birden olması tek bir suç oluşturur. 137. madde suçun Ağırlaştırıcı Sebeplerini 138. Madde ise verileri yok etmeyi bağımsız bir suç olarak düzenlemiştir. 135,136 ve 137 maddedeki suçlar re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.138. maddedeki suç ise yine re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir ancak Sulh ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
3- BAŞKA BAŞLIK ALTINDA DÜZENLENMEKLE BİRLİKTE BU SUÇLARIN BİLİŞİM SİSTEMLERİYLE İŞLENMESİ HALİNDE YAPILAN DÜZENLEMELER


Haberleşmenin engellenmesi :

MADDE 124. (1) Kişiler arasındaki haberleşmenin hukuka aykırı olarak engellenmesi hâlinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. (2) Kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engelleyen kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi hâlinde, ikinci fıkra hükmüne göre cezaya hükmolunur.
Hakaret :

MADDE 125. (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir. (2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
Haberleşmenin gizliliğini ihlâl :

MADDE 132. (1) Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlâl eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlâli haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (2) Kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın alenen ifşa eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. (4) Kişiler arasındaki haberleşmelerin içeriğinin basın ve yayın yolu ile yayınlanması hâlinde, ceza yarı oranında artırılır.
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması :

MADDE 133. (1) Kişiler arasındaki alenî olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki aydan altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Katıldığı aleni olmayan bir söyleşiyi, diğer konuşanların rızası olmadan ses alma cihazı ile kayda alan kişi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. (3) Yukarıdaki fıkralarda yazılı fiillerden biri işlenerek elde edildiği bilinen bilgilerden yarar sağlayan veya bunları başkalarına veren veya diğer kişilerin bilgi edinmelerini temin eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu konuşmaların basın ve yayın yoluyla yayınlanması hâlinde de, aynı cezaya hükmolunur. Anlaşılacağı üzere bu gruptaki suçlar bağımsız birer suç olup ,suçun Bilişim Sistemleri marifetiyle işlenmesi sebebiyle bu çalışmada yer almış ve sadece ceza kanunumuzdaki madde metinleri verilmiştir.
4-BİLİŞİM YOLUYLA İŞLEMENİN SUÇUN AĞIRLAŞTIRCI SEBEBİ OLDUĞU HALLER


Nitelikli hırsızlık :

MADDE 142. (1) Hırsızlık suçunun; (2) Suçun; e) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle, İşlenmesi hâlinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.
Nitelikli dolandırıcılık :

MADDE 158. (1) Dolandırıcılık suçunun; f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle, g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle, İşlenmesi hâlinde, iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur Her iki suçta da suçun bilişim sistemleri aracılığıyla işlenmesi suçun ağırlatıcı sebebidir. Av.Kemal ŞENER
 

bilalrx

Bilgi Girilmemiş
Ustam, sözlü uyarılara rağmen ısrar edenlere, Avukat-Noter kanalıyla ıhtar çekersin... olmadı Emniyet Müd.Bilişim Suç.Şb.Müd.ne şikayet-ihbar edersin...:eyv

Ancak, öncelikle sözlü ikaz ve sonuçlarını ilgilisine anlat... enson duruma göre resmi hakları kullan... işi gereksiz buyutmeme gereksiz uğraşmama adına... :cool:
 

bilalrx

Bilgi Girilmemiş
O sitenin bizimle alakası yok İlhan,Renault Fan Club ismini adres satırlarında,title-meta-tags ve site URL bölümünde kullanıyorlar o ayrı konu :),aynı nickle kayıtlı üye arkadaşlarımız var...

rakip firmada, daha önceden yanlışlıkla kaydolmuş uyeler var... şimdilik sorun olmadığından, insanlık namına devam ediyor olabilirler...:cool:
 

*USTA

Mustafa USTA, T.C Vatandaşı,
Genel Başkan
09-Aydın
Katılım
9 Eki 2010
Mesajlar
33,553
Tepki puanı
1,685
Puanları
113
Yaş
55
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme :
MADDE 244. (1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. (4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Bu maddeyle de Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleme,Bozma,Sisteme hukuka aykırı olarak veri yerleştirme, Sistemde var olan verileri başka bir yere gönderme,Sistemde varolan verileri erişilmez kılma,Verileri değiştirme ve yok etme fiilleri suç olarak tanımlanmaktadır. Özellikle teknolojik gelişmeler ve İnternet alanındaki hızlı ilerlemelerden sonra hukumuzdaki çok büyük eksikliği bu madde doldurmuştur. Üçüncü ve Dördüncü fıkralarda suçun ağırlaştırıcı ve hafifletici sebepleri bulunmaktadır. Re sen takibi yapılacak olan suçlardan olup ,takibi şikayete bağlı değildir .Asliye ceza mahkemelerinin görev alanındaki suçlardandır.
 

bilalrx

Bilgi Girilmemiş
Çözüm odaklı çalışma esastır... çözüm bazen uzlaşma bazen tartışma bazende dava yoluyla olur... :cool:
 

*USTA

Mustafa USTA, T.C Vatandaşı,
Genel Başkan
09-Aydın
Katılım
9 Eki 2010
Mesajlar
33,553
Tepki puanı
1,685
Puanları
113
Yaş
55
Çözüm odaklı çalışma esastır... çözüm bazen uzlaşma bazen tartışma bazende dava yoluyla olur... :cool:
Can sıkmaya devam edilirse 3.şıkkı kullanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın...
 

bilalrx

Bilgi Girilmemiş
heralde, tabikine Ustam... :eyv
ama insanlık yapıp yazılı-sözlü uyarı-mesaj gönderilip, aksine yanlış tutumlar halinde, Yasal Prosedürün İşletileceği ve Yasal Hakların Mahfuz olduğu bildirilebilir...:eyv
 

ArtvinLi

Kayıtlı Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
17 Kas 2011
Mesajlar
416
Tepki puanı
0
Puanları
0
yav bende ndn giremiyorum diyodum g.olsun cümleten
 
Üst